Annie'ye bir şey bırakmak için uğramıştım ve bunu sana vermemi istedi. | Open Subtitles | كنت أقوم بإيصال شيء ل(آني) و، طلبت مني إعطاءك هذا. |
Ama eğer Phoebe'ye bir şey olursa ve bizi kandırdığın anlaşılırsa o zaman durum çok ciddi olacaktır. | Open Subtitles | لكن اذا حدث اي شيء ل(فيبي). ووجدت انك تكذبين علينا، سيحدث شيء خطيرا جدا في الواقع. |
Ya şimdi gidersek ve Haley'ye bir şey olursa? | Open Subtitles | ماذا لو أننا خرجنا من هنا و حدث مكروه ل(هالى) ؟ |
Stephanie'ye bir şey söylediniz mi? | Open Subtitles | علينا أن نراك تقتله (هل قلتوا أي شيء ل(ستيفاني بشأن هذا الأمر؟ |
Dori'ye bir şey mi olmuş? | Open Subtitles | هل حدث شيء ل (دوري) ؟ |
Eddie'ye bir şey mi oldu? | Open Subtitles | هل حدث شيء ل(أدي). |