| Burası bir restoran, insanlar yemek yemeğe gelir. | Open Subtitles | هذا مطعم الناس يأتون إلى هنا لتناول الطعام |
| Lütfen efendim, dışkı için sürekli yemek yemeğe zorlanıyoruz. | Open Subtitles | من فضلك، انها كل الوحل لقد أعطيت لتناول الطعام... |
| yemek yemeğe gideceğiz sanıyordum. | Open Subtitles | -اعتقدت بأننا سنخرج لتناول الطعام |
| Öğleden sonra zavallı işkence çeken ruhumu Stanford Blatch ile yemek yemeğe sürükledim ve sersemlemiş duygularımı, geniş görüşlü olmaya zorladım. | Open Subtitles | ذلك العصر إصطحبت ..روحي المعذبة (لتناول الغذاء مع (ستانفورد بلاتش وحاولت أن أفقده صوابه بلا شعور مع المتكلفين |
| Eski kocanla yemek yemeğe mi gittin? | Open Subtitles | هل ذهبتِ لتناول العشاء مع زوجكِ السابق؟ |
| Gelip babam ve benimle yemek yemeğe ne dersin? | Open Subtitles | تعالي لتناول العشاء مع والدي؟ |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 