Yemeklere ve hayata karşı arzunu görmek beni çok... mutlu etti. | Open Subtitles | كنت سعيداً جداً لأن أرى شهية للطعام و للحياة |
Biri cinsel doyumu reddettiğinde çoğu kez Yemeklere olan iştahı artar. | Open Subtitles | بأغلب الأحيان، عندما يتم حرمان المرء من الإشباع الجنسي، فإن شهيته للطعام تزداد، |
Yemek üzere olduğumuz Yemeklere ve karnımızın tokluğuna şükürler olsun. | Open Subtitles | شكرا لك يا الله، للطعام نحن على وشك استقبال ول تغذية أجسامنا |
Yemeklere bayılıyor. | Open Subtitles | حسناً، إنه حصل على حرّيته للطعام |
Aslında istediğiniz köfte, içecek... patates püresi ve pudingse... değişik Yemeklere niye fazla para ödeyesiniz... bunların hepsini Mel'in Büfesi'nde 4.99'a yiyebilirsiniz. | Open Subtitles | ... لمَ تدفع أكثر للطعام المبهرج بينما ما تريده حقاً من ... اللحوم، بشتى أنواعها ... والبطاطس المهروسة، والحلوى |
Yemeklere en yakın olan yer mi? | Open Subtitles | اه هذا المقعد هو الاقرب للطعام ؟ |
Preeti bir hafta dönmeyince Vikram, Yemeklere ve partilere çağırmaya başladı. | Open Subtitles | كان "فيكرام " يدعوني للطعام "والحفلات في غياب "بريتي |
Yemeklere koymuyormuş. | Open Subtitles | حسناً إنه لا يضعها للطعام |
Bayılırım o Yemeklere. | Open Subtitles | أنا مناهض للطعام البطئ |