Elimde, bu konuda, Akademi'deki öğrencilerden olan, Nathan Olmeyer'in yeminli ifadesi var. | Open Subtitles | عندى شهادة من ناثان أولميير اصغر من فى الاكاديمية حاليآ |
Onu muayene etmiş üç farklı doktorun yeminli ifadesi bu yönde. | Open Subtitles | انت معك شهادة من ثلاثة اطباء مستقلين عملوا على تقيمها |
Ayrıca elimde derse başından sonuna katıldığıma dair eğitmenimin yeminli ifadesi var. | Open Subtitles | ولدي أيضاً شهادة من المدرب الذي يُصرح بانني حضرت الصف |
Sayın Yargıç, burada, bir kereliğine değil tüm yeniden canlandırmalar sırasında kimsenin katil olarak tarif edilen adamı tanıdığını belirtmesinin mümkün olmadığına dair yedi yardımcımdan her birinin yeminli ifadesi var. | Open Subtitles | فضيلتك، لدي هنا شهادة تحت القسم لكل من مساعديّ انه ولا مرة خلال اعادة تمثيل الجريمة |
Şimdi, elimizde, ABP ortaklığında çalışan Lennart Thorstensson'ın yeminli ifadesi mevcut... | Open Subtitles | الآن لدينا شهادة تحت القسم من السيد لانارت ثورستينسون من شركة أ.ب.ج |
Elimde Başkan Grant'in James Madison Hastanesi'ndeki doktorlarından birinin yeminli ifadesi var. | Open Subtitles | لأنه لدي شهادة من أحد أطباء الرئيس غرانت في مستشفى جايمس ماديسون، يقول فيها أن زوجك |
Kurbanı Ty'la seks kasedi çekmek için tuttuğunuzu söyleyen Ronnie Hillman'ın yeminli ifadesi var elimizde. | Open Subtitles | " لدينا شهادة من " روني هيلمان تقول فيها أنك وظفت الضحية لتسجيل شريط جنسي مع " تي " لتقوم بإبتزازه |
Geneva Pine'ın iş arkadaşının yeminli ifadesi. | Open Subtitles | هذه شهادة من زميل عمل... "جينيفا باين" |