"yenilenebilir enerji" - Translation from Turkish to Arabic

    • الطاقة المتجددة
        
    • مصادر الطاقة
        
    • بالطاقة المتجددة
        
    Benzer gelişmeler enerji alanında da gerçekleşiyor, yenilenebilir enerji de dahil. TED وتقدم مشابه يحدث في مجال الطاقة بما في ذلك الطاقة المتجددة.
    yenilenebilir enerji artık marjinal bir etkinlik değildir. TED لم تعد مصادر الطاقة المتجددة نشاطاً هامشياً.
    yenilenebilir enerji kaynakları ve diğer enerji üretim şekillerini de aynı birimlerle ölçebiliriz. TED حسناً، نستطيع قياس مصادر الطاقة المتجددة بنفس الوحدات والأشكال الأخرى لإنتاج الطاقة بنفس الوحدات
    Ama aynısı yenilenebilir enerji için de geçerlidir. TED ولكن الشيء نفسه ينطبق على الطاقة المتجددة أيضاً
    Bu yüzden ben de çok hızlı geliştirebileceğimiz, ucuz olan açık kaynaklı bir teknoloji geliştirmek istedim. Çünkü petrol sızıntıları sadece Meksika Körfezi'nde olmuyor ve bu yenilenebilir enerji kullanmalıydı. TED وبالتالي أردت تطوير شيء يمكننا تطويره بسرعة كبيرة، وأن يكون رخيصا، وأن يكون مفتوح المصدر، لذا، ولأن بقع النفط لم تكن تحدث في خليج المكسيك فقط، وأنها ستستخدم الطاقة المتجددة.
    Apple firması, Çin'deki fabrikalarında yenilenebilir enerji kullanmayı taahhüt etti. TED كما تعهدت شركة آبل بأن تستعمل مصانعها في الصين الطاقة المتجددة.
    yenilenebilir enerji kaynaklarından beslenen bir ülke olmak bizim hikâyemizin zaten bir parçası. TED وإرادتنا لأن نكون بلداً أخضراً قائماً على الطاقة المتجددة هو أصلاً جزءٌ من قصتنا.
    bu insanlar yenilenebilir enerji, temiz ulaşım ve temiz hava dışında her konuda farklı fikirlere sahipler. TED اختلف هؤلاء الناس في كل شيء تقريبًا ما عدا الطاقة المتجددة والنقل النظيف والهواء النقي.
    Çünkü sahip olduğumuz en yenilenebilir enerji kendi potansiyel ve tutkularımızdır. TED لان الطاقة المتجددة الاهم التي نملك هي قدراتنا و شغفنا
    Adam : Son destekleyen kişi bizim yeteri kadar alternatif yenilenebilir enerji kaynağımız olmadığını söyledi. TED رجل: الشخص الأخير المؤيد قدم فرضية بأنه ليس لدينا ما يكفي من موارد الطاقة المتجددة البديلة.
    Sizlerle enerji tasarrufu ve yenilenebilir enerji kaynakları üzerine kurulu bir ulusal politikaya dair raporumu paylaşmak istiyorum. Open Subtitles أنا عاود أتكلم عن التقرير اللي أنا أعديته عن مدي احتياجنا لسياسة مناسبة لتحقيق كفاية من الطاقة المتجددة النظيفة
    yenilenebilir enerji ve enerji tasarrufu aletlerinin en ünlü dizaynırı, Open Subtitles أبرع المصممين لأجهزة الحفاظ على الطاقة وتكنولوجيا الطاقة المتجددة
    yenilenebilir enerji artık bize uzak ya da boş bir heves değil. Open Subtitles الطاقة المتجددة لم تعد أملًا وهميًا أو وعدًا فارغًا
    Daha az elektrik ihtiyacı yenilenebilir enerji gibi kaynaklara olan yönelimi kolaylaştırarak, hızlandırabilir TED و الحاجة إلى كمية أقل من الكهرباء سوف يسهل ويسرّع عملية التحول إلى مصادر كهرباء جديدة ,وعلى رأسها مصادر الطاقة المتجددة.
    Geleneksel programlar büyük kömür, nükleer ve bir sürü gaz santrali ve belkide birazcık verimli yenilenebilir enerji kaynakları inşa eder. TED عادةً , تقوم المؤسسات العامة ببناء الكثير من معامل الفحم والطاقة النووية الضخمة و مجموعة من معامل الغاز الكبيرة .و ربما القليل من معامل الطاقة المتجددة
    yenilenebilir enerji, yüzde 90 olan fosil yakıt alışkanlığımızdan nasıl kurtulabileceğimizi gösteren öncü fikirlerden biridir. TED و مصادر الطاقة المتجددة هي أحد الأفكار الرائدة في كيفية استغنائنا عن عادة الـ90% من الوقود الأحفوري
    Eğer gerçek dünyada daha fazla yenilenebilir enerji kullanırsak, enerjiyi burada daha verimli kullanırsak, enerji harmanımızı daha temiz bir şekilde işletirsek, Antarktika’ya gidip sömürmeye finansal bir sebep kalmaz. TED إذا استخدمنا مزيداً من الطاقة المتجددة في العالم الحقيقي، إذا استخدمنا الطاقة بكفاءة أكبر هنا، واستعملنا مزيج الطاقة بطريقة أنظف، لن يكون هناك سبب مالي للذهاب واستغلال القطب الجنوبي.
    Son bir kez daha geri dönmemiz lazım. Gelecek yıl sonunda 30 yıl önce yaya olarak vardığımız Güney Kutup Dairesi'ne tekrar gideceğiz, 1.600 kilometreyi tekrar yürüyerek, fakat bu kez hayatta kalabilmek için sadece yenilenebilir enerji kullanarak. TED علينا أن نعود مرة أخيرة، وفي نهاية العام القادم، سوف نعود إلى القطب الجنوبي الجغرافي، إلى حيث ذهبنا مشياً على الأقدام قبل 30 عاماً، ونتبع الخطى التي مشيناها لمسافة 1600 كيلومتر، ولكن هذه المرة باستخدام الطاقة المتجددة فقط للبقاء.
    Artık gerçekten bir ülkenin gelişmek ve çevreyi korumak, yenilenebilir enerji, yaşam kalitesi gibi şeyler arasında seçim yapmak zorunda olduğu efsanesini çürütmenin vakti geldi. TED وقد حان الوقت، قد حان الوقت حقًا بإبطال مفعول الخرافة بأن على أي بلدٍ أن يختار بين التنمية من جهة و بين حماية البيئة ومصادر الطاقة المتجددة ونوعية الحياة من جهةٍ أخرى.
    Evet biliyorum dünyamız fosil yakıtlar üzerine kurulu ama toplumumuzu daha sürdürülebilir ve güvenli bir gelecek yaratmak için güneşten yenilenebilir enerji alması konusunda düzenleyebiliriz TED نعم، نعم، أعلم، بأن عالمنا مبني على الوقود الأحفوري، لكن يمكننا تعديل مجتمعنا ليعمل بالطاقة المتجددة من الشمس لخلق مستقبل أكثر استدامةً وأمانًا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more