Eğer senin Yerinde olsaydım günde 1.5 saat telefonumu kapardım. | Open Subtitles | لو كنت مكانك ربما نصف ساعة في اليوم سأغلق موبايلي |
Yerinde olsaydım ondan özür diler ve bunu hemen bitirirdim. | Open Subtitles | لو كنت مكانك كنت سأعتذر وحسب وأنتهي من الأمر هنا |
Yerinde olsaydım başka bir iş denerdim, şilte deneme işi falan! | Open Subtitles | لو كنت مكانك لكنت أتجهت لعمل آخر مثل حياكة الملابس |
Senin Yerinde olsaydım bunu yapmazdım. | Open Subtitles | لم أكن لأفعل ذلك لو كنت بمكانك |
Senin Yerinde olsaydım ne yapardım, biliyor musun Robbins? | Open Subtitles | أتعرف ما الذى سأفعله لو كنت مكانك يا روبين |
Eğer senin Yerinde olsaydım Jacob, bunların hiçbirini yakacak odun olarak kullanmazdım. | Open Subtitles | لو كنت مكانك جيكوب,لن أستخدم أى من هذه الآخشاب. |
Yerinde olsaydım, Mendez köyüne giderdim. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لذهبت الى هذه القرية في منديز |
Yerinde olsaydım hemen şimdi vatmanlık sınavına çalışmaya başlardım. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لبدأت دراسة اختبار سائق الحافلة منذ الان |
Senin Yerinde olsaydım onu beklemekten vazgeçerdim. | Open Subtitles | لو كنت مكانك , لكنت قد توقفت عن انتظارها,حسنا؟ |
Senin Yerinde olsaydım ne yapardım. Dinle beni. Senin Yerinde olsaydım, eve gidip ailemle konuşurdum. | Open Subtitles | سأقول لك ماذا كنت سافعلة لو كنت مكانك لو كنت أنا مكانك، |
Senin Yerinde olsaydım bu bozuklukları cidden çamaşır için harcardım. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لإستعملت هذه الأرباع للغسيل |
Senin Yerinde olsaydım konuşmayı keser ve buradaki şapka koleksiyonunu uzaklaştırmaya başlardım. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لتوقفت عن الكلام و بدأت التفكير بجدية |
Senin Yerinde olsaydım konuşmayı keser ve buradaki şapka koleksiyonunu uzaklaştırmaya başlardım. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لتوقفت عن الكلام و بدأت التفكير بجدية |
Senin Yerinde olsaydım konuşmayı keser ve buradaki şapka koleksiyonunu uzaklaştırmaya başlardım. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لتوقفت عن الكلام و بدأت التفكير بجدية |
Senin Yerinde olsaydım bunu yapmazdım. | Open Subtitles | لم أكن لأفعل ذلك لو كنت بمكانك |
Evet, sanırım senin Yerinde olsaydım güneye giderdim. | Open Subtitles | نعم اظنني كنت ساذهب الى الجنوب لو كنت محلك |
Dürüst olmak gerekirse Eric'in Yerinde olsaydım sikişmeyi tercih ederdim. | Open Subtitles | لو كنت مكان اريك, كنت تزوجت مجددا انا اكلمك بصراحه |
Amerikalıların Yerinde olsaydım, uçak taşıyıcılarımı konuşlandıracağım yer: | Open Subtitles | حيث كنت لانشر حاملاتى لو كنت انا قائد امريكى |
Yerinde olsaydım, yaptığın her neyse onu bulup özür dilerdim. | Open Subtitles | لو كنت بدلًا منكِ لذهبت ابحث عنه وأعتذر على ما فعلتيه |
Eğer senin Yerinde olsaydım geçmişte yaşamaktan vazgeçerdim. | Open Subtitles | أتعرفين، لو كنت مكانكِ لكنت قد توقفت عن العيش في الماضي |
Buna sevindim ama senin Yerinde olsaydım incinmiş, sinirli, hatta nefret dolu olurdum. | Open Subtitles | أعني، يسعدني ذلك ولكن لو كنتُ مكانكَ لجرحَت مشاعري ولغضبتُ وتقززتُ أيضاً |
Senin Yerinde olsaydım erkeğimle daha fazla vakit geçirir ve babamın fi tarihinde götürdüğü gizli muhbir için de daha az vakit harcardım. | Open Subtitles | لو كنتُ مكانكِ لأمضيتُ وقتاً أطول مع خليلكِ ووقتاً أقلّ في البحث عن مخبرة قد يكون والدكِ ضاجعها قديماً |
Eğer Yerinde olsaydım, bu gece o orospu çocuğuyla baş başayken, ona gerçek erkek olmakla ilgili bir iki şey öğretirdim. | Open Subtitles | لَو كُنتُ مَكانَك اللَيلَة، عِندما أكونُ وَحدي معَ ذلكَ الحَقير كثنتُ سأُلَقِنُهُ دَرساً أو اثنين عَن كَوني رَجُلاً حقيقياً. |
Senin Yerinde olsaydım ve içeri silahlı giremeseydim dışarı çıkar çıkmaz bizi vurmaları için her kapıya birer adam yerleştirirdim. | Open Subtitles | لو كنتُ مكانك ولم أتمكّن من إدخال أسلحة معي لوضعتُ عملاء عند كلّ مخرج مستعدّين لإردائنا ساعة خروجنا |
Yerinde olsaydım ve birine yardım edeceğini bilseydim bunu yapardım. | Open Subtitles | حسنا,اذا كنت مكانك وأعتقدت أننى قادرة على مساعدة شخص ما, |
Senin Yerinde olsaydım hemen dünyayı değiştirmek için aceleci olmazdım. | Open Subtitles | ولو كنت مكانك لم أكن لأستعجل لتغيير العالم تماما بعد |