"yerlerden biri" - Translation from Turkish to Arabic

    • أحد الأماكن
        
    • أحد أماكني
        
    • واحدة من الأماكن
        
    • احد الأماكن
        
    O nostaljik yerlerden biri, ama pek benzetememişler. Open Subtitles إنه أحد الأماكن التى تجعلك تحن للماضى لكنه ليس جيدا.
    Burası sorgulama için kullandığımız yerlerden biri. Güvenli sayılır. Open Subtitles هذا أحد الأماكن التي اعتدنا الذهاب اليها خلال الاستجواب يفترض أن يكون آمناً
    Burası sorgulamalar için kullandığımız yerlerden biri. Güvenli olması gerek. Open Subtitles هذا أحد الأماكن التي اعتدنا الذهاب اليها خلال الاستجواب يجب أن يكون آمناً
    Bu atölye benim tüm çiftlikte en sevdiğim yerlerden biri. Open Subtitles أنت تعرف أن هذه الورشة أحد أماكني المفضلة في المزرعة بأكملها
    Buradaki en sevdiğim yerlerden biri. Open Subtitles هذا أحد أماكني المفضلة هنا
    Müslümanların geri döndüğü ender yerlerden biri. Open Subtitles و هى واحدة من الأماكن القليلة التى عاد إليها المسلمون
    Ah, dünyadaki en ulaşılmaz yerlerden biri. Open Subtitles في احد الأماكن الغير ممكن الوصول إليها على الكوكب
    Dediğim gibi, burası yemekhane gerçekten uzak durman gereken yerlerden biri. Open Subtitles كما قلت هذه قاعة الطعام أحد الأماكن الذى يجب أن تجربيها و تتجنبيها , حقاً ؟
    Yamalı gezegenimizdeki birleşme yerlerini kendi gözlerinizle görebileceğiniz dünyadaki az sayıdaki yerlerden biri burasıdır. Open Subtitles إنها أحد الأماكن القليلة علي الأرض التي يمكنك فيها أن تري بعينيك مناطق ارتباط الرقع التي تشكل القشرة
    İyi kuşatma taktikleri gerektiren yerlerden biri de Erebus Dağı'ydı. Open Subtitles أحد الأماكن الذي يتطلب ذلك القدر من التخطيط
    İyi kuşatma taktikleri gerektiren yerlerden biri de Erebus Dağı'ydı. Open Subtitles أحد الأماكن الذي يتطلب ذلك القدر من التخطيط
    Saat ücretiyle çalışan yerlerden biri. Open Subtitles إنّه أحد الأماكن التي يتمّ الدفع فيها عن كلّ ساعة.
    Orası özgürce büyü yapılabilen az sayıdaki yerlerden biri. Open Subtitles ذلك أحد الأماكن حيث يُمارَس السّحر فيه بحرّيّة.
    Adresini yazdığı yerlerden biri kurşunlamanın olduğu çamaşırhane. Open Subtitles أحد الأماكن كان المغسلة التي حدث بها إطلاق النار
    Patty'nin ortadan kaybolmadan önce görülmüş olduğu yerlerden biri. Open Subtitles واحدة من الأماكن الأخيرة كان ينظر باتي قبل أن تختفي.
    Evet, mükemmel ayrıca ördeğin kustuğu yerlerden biri de değil. Open Subtitles نعم، انه لامر جيد تماما... ... وأنها ليست واحدة من الأماكن البطة حصلت المريضة.
    Burası babanın sahip olmadığı sayılı yerlerden biri. Open Subtitles هذه احد الأماكن الذي لم يملكها والدك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more