"yerlerinden" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأماكن
        
    • الاماكن
        
    • مواقعهم
        
    • أنحاء
        
    • لذا فى المقابل
        
    • واحدة من أكثر
        
    Demokrasi yaratmak için, aynı zamanda özgürlüğümüzü bizden almak isteyenleri protesto etmek için biraraya geldiğimiz toplumsal alanları barındıran buluşma yerlerinden bahsediyoruz. TED نحن نتحدث عن الأماكن العامة التي نجتمع فيها لنبدأ الديمقراطية، وفي نفس الوقت نحتج ضد من يريد سلب حريتنا.
    Karanlık internet, internetin en ilginç, en heyecan veren yerlerinden biri. TED لذا، فالشبكة المظلمة هي واحدة من أكثر الأماكن إثارةً وتشويقًا من أي مكانٍ آخر على الإنترنت.
    Her neyse, dünyanın en tehlikeli yerlerinden birine doğru yolculuğa başlıyordum. TED فوق كل ذلك، كنت حينها في طريقي إلى واحدة من أخطر الأماكن في العالم.
    Burada yolculuğumuz bizi Çin'in en vahşi yerlerinden birine götürüyor. Open Subtitles هنا، تقودنا رحلتنا شمالا إلى الاماكن الاكثر وحشية فى الصين.
    Adamlarımız, şu anki yerlerinden yeni hedefe doğru gitsinler. Open Subtitles .من مواقعهم الحالية ويذهبوا إلى الهدف الجديد
    2009 yazında, Ülkenin çeşitli yerlerinden onlarca göremeyen genci deneme yapmaları için davet ettik ve onlara bir imkan tanıdık. TED وفي صيف عام 2009، دعونا العشرات من الشباب المكفوفين من جميع أنحاء البلاد وأعطيناهم فرصة تجربة القياده
    Şu anda gezegenimizin en sıcak ve en ücra yerlerinden birinin üzerindeyim. Open Subtitles إني ذاهبٌ لواحدٍ من أكثر الأماكن الساخنة والنائية على وجه الأرض
    Bu yolun sonu Çin'in en vahşi ve az bilinen yerlerinden birine çıkıyor. Open Subtitles هذه الطرق تتوجه إلى إحدى أقل الأماكن المعروفه و الأكثر وحشية
    Bu terk edilmiş nöbetçi odasına bakıldığında buranın bir zamanlar Amerika'nın en gizli yerlerinden biri olduğunu düşünmek pek kolay değil. Open Subtitles لا تثير صناديق المراقبة المهجورة هذه المخيلة لكن هذا المكان كان من أكثر الأماكن سرية في الولايات المتحدة بأكملها
    Burası Roma'nun en sessiz ve yalnız yerlerinden biri. Open Subtitles أنه واحد من أهدأ وأكثر الأماكن عزلة فى روما
    Ülkenin ağzına sıçılmadık nadir yerlerinden biri olduğundan hala geçiş yerleri mevcut. Open Subtitles هذه الغابات واحدة من الأماكن القليلة التي لم يعبث بها بعد. لكي تظل منطقة عبور.
    Bir jeolog için çok heyecan verici bir yer çünkü burası gezegenin en dinamik yerlerinden birisi. Open Subtitles بالنسبة للجيولوجي ، ستجعل منه شيئا مثيرا لأن هذا المكان أكثر الأماكن حركة على سطح الكوكب
    Dünyanın en mükemmel yerlerinden biri değil ama ben bayılıyorum, orası da bana bayılıyor. Open Subtitles إنها ليست أحد أفضل الأماكن في العالم لكنني أحبها، وهي تحبني
    Size dünyanın en güzel yerlerinden birini göstereceğim. Open Subtitles أنا اريكم واحدة من أروع الأماكن على الأرض
    Yukarıdaki finans yerlerinden birinde çalışıyor. Open Subtitles يعمل في أحد الاماكن المالية في الطابق العلوي
    Dünyanın en romantik yerlerinden birinde iki hafta yapayalnızdım. Open Subtitles اسبوعان في مكان من اكثر الاماكن الرومنسية على الارض.. وقد كنت فيها وحيدا
    Ve adamlarım senin kalabalığın arasında olacaklar ve polislerin uzunca bir süre yerlerinden uzak olduklarından emin olacaklar. Open Subtitles و سيكون رجالي ضمن مظاهرتك ليضمنوا إلهاء الشرطة ما فيه الكفايةُ عن مواقعهم.
    Telsizin başına geç. Kalan gardiyanları görev yerlerinden çek, bir seferde tek devriye gezsin. Open Subtitles تحدّث بالراديو، وأسحب الحرّاس المتبقين من مواقعهم لدوريّة واحدة في المرّة الواحدة
    Mesela, şu an dünyanın farklı yerlerinden bin insanın genom dizilerinin incelendiği devam etmekte olan bir proje var. TED هناك على سبيل المثال مشروع يجري لسلسلة جينات الآلاف الافراد الجينوم الخاص بهم من مختلف أنحاء العالم
    Örneğin bir Kır Faresi ailesi korku içinde kaçışmış, ama uçurum kenarı bulamadıkları için kendilerini, en yakındaki oturma yerlerinden atmaya başlamışlardır. Open Subtitles في حركة واحدة , عائلة يرانب قطبية كانت تركض في خوف، ولكنهم عجزوا عن ايجاد منحدر, لذا فى المقابل رموا انفسهم -من اقرب مقعد بالساحة .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more