Peş peşe üç öğün ramen yersem gardını tamamen düşürebilirim. | Open Subtitles | لقد أكلت ثلاث وجبات من الرامين اليوم لقد إستسلمت تماماً |
Belki de bir şeyler yersem küçülebilirim. | Open Subtitles | ربما لو أكلت شيئاً فهذا سيجعلني أصبح أصغر |
İngilizcesi, Bunu yersem eğer ne yiyiyor olacağım? | Open Subtitles | في اللغة الإنجليزية، ما أود أن يكون تناول الطعام إذا أكلت ذلك؟ |
- Peki ama bir şeyler yersem söyleyecek daha iyi şeyler bulabilirim. | Open Subtitles | حسناً ، سأبلغها بما أود قوله بصورة أفضل إذا أكلتُ شيئاً |
Zaten hastayım. Eğer bunu yersem daha da hasta olurum. | Open Subtitles | أنا مريضه بالفعل واذا اكلت هذا سأعاني من المرض اكثر |
Hepsini yersem büyük ihtimalle hastanelik olurum. | Open Subtitles | فلو أكلته كله فمن الجائز أن أصاب بالإعياء |
Konu şu: eğer şekerli bir kurabiye yersem şeker aklınızı çeliyor, tıpkı bir Truva atı gibi. | Open Subtitles | إليكَ الأمر، إذا تناولتُ كعكة محلاة، يفتنك السكر كـ حصان طروادة |
Bu akşam evde yersem bir ara bakarım belki. | Open Subtitles | إذا قمت بإعداد العشاء الليلة في منزلي فقد تتمكن من الإطلاع عليه حينها |
Ama bu şeyi yersem, yaşayan adam rolünü oynayamam. Hey ! Yavaşla. | Open Subtitles | لكن, إذا أكلت هذا الشىء لا أستطيع التمثيل و أنا ميت هدىء من السرعة الطريق منزلق |
Ve inanıyorum ki, eğer bir kutu tereyağı yersem ve beni kimse görmezse, kalori olarak sayılmaz. | Open Subtitles | أنا أؤمن , أني لو أكلت علبة زبدة و لم يرني أحد أن السعرات الحرارية لا تـُحسب |
Eğer bunları yersem... Gidip bakabilir miyim? | Open Subtitles | إذا أكلت هذا كله هل أستطيع الذهاب لألقي نظرة؟ |
- Ne olmuş, eğer bu bonsai ağacını yersem, otomatik olarak eğlenceli ve ilginç mi oluyorum? | Open Subtitles | إذا, ماذا لو أكلت شجرة البونساي هذه, سأصبح ممتعا و ظريفا بشكل تلقائي, أليس كذلك؟ |
Eğer bunu merdivenlerde yersem fazladan yedek ayırdın mı? | Open Subtitles | ألديكِ ما يكفي للإحتياط إن أكلت هذا عن طريق الخطأ على الدَرج؟ |
Belki yeterince yersem kalp krizi geçirebilirim. | Open Subtitles | ربما إن أكلت بما فيه الكفاية أستطيع أن أثير نوبة قلبية |
Bana, yumurta sarısını yersem... güreşte... dünyanın en iyisi olacağımı mı söylüyorsun? | Open Subtitles | إذاً، ماتقوله لي أنهُ إذا أكلتُ الصفار حركاتي ستكون الأفضل في جميع العالم |
Eğer tatlıyı önce yersem herkesin aklını karıştırır mıyım? | Open Subtitles | هل أفقدكما صوابكما إذا أكلتُ التحلية أولاً؟ |
İçlerinden birisi farelerin bile yemediği çürük bir elmayı yersem bana bir sent vereceğini söyledi. | Open Subtitles | أحدهم أخبرني بأنّه سيعطيني قرشًا إذا أكلتُ التفّاحة العفنة التي ترطتها الجرذان حتّى. |
yersem çıkartabilirm tamam sorun değil sen iyileşene kadar onu saklarız | Open Subtitles | ساتقيا اذا اكلت حسنا حسنا ساحطفظ بها الي ان تتحسني |
Şu acı biberlerin hepsini yersem bana ne verirsin? | Open Subtitles | كم ستعطينى اذا اكلت كل هذا الفلفل الحار ؟ |
Bu hidroklorik asit, bunu yersem içimi yakar ve bir köpek gibi ölürüm. | Open Subtitles | ذلك هو حمض الهيدروليك. إن أكلته سوف يحرق ما بجوفي و يقتلي مثل الكلب. |
Elmayı yersem yaşayacak mı? | Open Subtitles | إذا تناولتُ تلك التفّاحة، يبقى حيّاً؟ |
Bu akşam evde yersem bir ara bakarım belki. | Open Subtitles | إذا قمت بإعداد العشاء الليلة في منزلي فقد تتمكن من الإطلاع عليه حينها |
Onu yersem senin gibi kokarım. | Open Subtitles | لو آكلُت ذلك،أرحتي هتبئي مثلك. |
Bu mumyayı yersem pişman olacağımı biliyorum. | Open Subtitles | اعرف اني اذا تناولت هذه المومياء ساندم على ذلك |