"yetiştiğini" - Translation from Turkish to Arabic

    • تنمو
        
    • نشأ
        
    Hangi türün en hızlı yetiştiğini anlamada, ortak olarak çok başarılı olduk ve ben başarımızdan dolayı şaşkına döndüm. TED لقد نجحنا كشركاء في معرفة الأنواع التي تنمو أسرع، ولقد ذهلت من مدى نجاح هذا.
    Çoğu kişi orkidelerin egzotik, şehvet dolu yerlerde yetiştiğini düşünür... aslında her yerde yetiştirilebilirler. Open Subtitles يتصور معظم الناس أن زهور الأوركيد تنمو في البيئات الغريبة فحسب. ولكن يمكن زراعتها في أي مكان.
    Familyasını, nerede yetiştiğini öğrenelim. Open Subtitles جيبز : حسنا ، أريد كل شيء عنها ، تاريخها ، وفصيلتها ، وأين تنمو آبي :
    Buradaki katilin ona seçme şansı bırakmayan aykırı bir ortamda yetiştiğini düşünüyoruz. Open Subtitles لكننا نظن ان هذا القاتل بالذات قد نشأ في بيئة سيئة للغاية بحيث لم تتسنى له فرصة
    Hilton Head Adası'nda yetiştiğini duydum. Open Subtitles لقد نشأ في جزيرة (هيلتون هيد)؛.
    Bu tanımların ağaçta yetiştiğini mi sanıyorsun? Open Subtitles هل تعتقد بأنها شجيرات صغيرة تنمو على الأشجار .. ؟
    Kahve ağaçlarının tropik bölgelerde tepelerde yetiştiğini duymuştum. Open Subtitles سمعت بأن اشجار البن تنمو بالمناطق الاستوائيه
    Yol gösterenler bize bunun İsa'nın çarmıha gerildiği yerde yetiştiğini öğrettiler. Open Subtitles الرعاة علمونا انها تنمو من الارض فى نفس المكان الذى صُلب فية المسيح
    Bahçeye götürüp, en tatlı meyvelerin nerede yetiştiğini göstermemi istedi. Open Subtitles سألني إذ ربما آخذها للحقول اليوم لأريها أين تنمو ألذ الفواكه
    Güneşi göremediğinde, yosunların ağaçların kuzey tarafında yetiştiğini hatırlamalısın, ve... Open Subtitles عندما لا تستطيعون رؤية الشمس تستطيعون دائما تذكر أن الطحالب تنمو على الجانب الشمالي من الأشجار
    Ya da ağaçta yetiştiğini mi düşünüyorsun? Open Subtitles أم تعتقد تلك الأرغفة تنمو على الأشجار ؟
    Nerede yetiştiğini biliyorum. Open Subtitles أعرف مكانا تنمو فيه هذه الأزهار
    Antik Filistin'de orkidelerin yetiştiğini hiç sanmıyorum. Open Subtitles حسناً، لا أعتقد أن السحالي تنمو في في "فلسطين القديمة".
    Sadece Berkshires'da yetiştiğini söylemiştin. Öyle. Open Subtitles أنت قلتي أنها تنمو فقط في بيركشايرز
    Fasülyelerin yapraklarda yetiştiğini bilmiyordum. Open Subtitles لم أعلم بأن الفاصولياء تنمو على الورق
    Kahvenin Peru'da yetiştiğini biliyor musun? Open Subtitles - أوه. تعلمي، هذه نباتات القهوة تنمو في بيرو؟
    Ve arkadaşlarım bunun sadece tek bir yerde yetiştiğini söylediler Bay Winston'un arazisinde. Open Subtitles و أخبرني زملائي بأنّها لا تنمو سوى بمكان واحد هنا -بممتلكات السيّد (وينيستون )
    Ona pek benzemiyor ama diğer seçenek Üç oluyor ve ben de onun böyle bir ortamda yetiştiğini pek sanmıyorum. Open Subtitles {\fnArabic Typesetting}لا يبدو تمامًا كوجهه، لكنّ الاحتمال الوحيد غيره هو (الثالث)، -{\fnArabic Typesetting}.وأشكّ أنّه نشأ في مكانٍ كهذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more