"yoğurttan" - Translation from Turkish to Arabic

    • اللبن
        
    • الزبادي
        
    • زبادي
        
    - ...içeceklerden ya da yoğurttan bahseden, ...ekin çıkarılması hakkında, kulağa kötü gelecek. Open Subtitles تناولهما للمشروبات أو اللبن حول إزالة الزائدة الدودية سيبدو بنفس القدر من السوء
    Sorun değil. Çünkü en sevdiğin yoğurttan var. Open Subtitles لا بأس لدينا اللبن المفضل لديك
    Evet, ben...sanırım bozuk yoğurttan oldu.. Open Subtitles نعم , أظن ... أنا أظن أن اللبن كان فاسدا
    Şirket yalnızca yoğurttan değil, çalışanlarından da vazgeçiyordu. TED ولم تكن الشركة تتخلى عن الزبادي فقط، كانت تتخلى عنهم.
    Eskiden yoğurttan korkardım, sonra içine şeker ekledim ve sevmeye başladım. Open Subtitles ،حسنٌ ,كنتُ أخشى من الزبادي اليوناني لكن حينها عندما أضفتُ .علبةً من السكر , قد تقبلتُه نوعًا ما
    yoğurttan da nefret ederim, içinde parçalar var. Open Subtitles أنا أكره الزبادي إنه شيء يحتوي على قطع
    Ve tatlı için yemek bölümünden günlük bedava yoğurttan paylaşırız. Open Subtitles نعود للمنزل نغتسل ثم نذهب للسوق، بشأن الحلوى نتقاسم زبادي في صالة الطعام
    Kadınların kaka yapmasına yardım eden yoğurttan aldıysan, Raj halletmiş onu. Open Subtitles لو أن هذه زبادي تساعد النساء للتبرز أعتقد أن "راج" سبقك و أحضرها
    Amerikalı kadınlar devamlı kişisel gelişim pozlarından ünlü tasarımcılara bağımlılıktan, diyetten ve donmuş yoğurttan çene çalar hâle gelir. Open Subtitles النساء الأمريكيات يصبحن بشكل دائم لثرثارات كلامهن يتمحور حول الاعتماد على النفس بشكل مبتذل إنهم مدمنات على الملابس التي تحمل ماركات والحميات و اللبن المجمد
    Belki de yoğurttan nefret ediyorsundur. Open Subtitles ربما انتي لا تحبين الزبادي
    yoğurttan uzak dur. Tamamdır. Open Subtitles ابتعدي عن الزبادي ، فهمت ذلك
    Laboratuvar sonuçları ölümünün Cherly'nin reçeteli anti-depresanlarıyla birlikte ölümcül etki gösteren Utopium'lu yoğurttan kaynaklandığını gösteriyor Open Subtitles تظهر نتائج المخبر أن وفاتها حدثت (بسبب زبادي ملوث بالـ(يوتوبيوم والذي أنتج أثراً مميتاً إلى جانب مضادات الاكتئاب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more