"yolcularla" - Translation from Turkish to Arabic

    • الركاب
        
    • المسافرين
        
    • بالركاب
        
    • بالمسافرين
        
    Benzin ve yolcularla birlikte 500 kilo. Open Subtitles هذا وزنها مضافا اليه وزن الركاب عندما يكون خزان الوقود ممتلئا
    Tuvalette, yolcularla seks yapmak da. Open Subtitles .هذا ضد القواعد أيضا مثل ممارسة الجنس مع الركاب في الحمام
    yolcularla görüşecekler. Halk oturumları düzenleyecekler. Open Subtitles و حققوا مع الركاب و عقدوا جلسات إستماع جماعية
    Böylece, siz ya orada ya da yolcularla olurdunuz. Evet. Open Subtitles ــــ لذا فقد كنت دائما هناك مع المسافرين ـــ نعم
    Kopyası, gerçek uçağın yerine geçmiş ve yolcularla doldurulmuş olacak. Open Subtitles هذه الطائرة البديلة سوف تحل محل الطائرة الحقيقية وتحمل بالركاب
    yolcularla ilgili istediğiniz bilgilere ulaştım Yüzbaşı. Open Subtitles لقد حصلت على التفاصيل التي أردتها بشأن الركاب يا سيدي.
    Pilot ilk olarak kokpitle veya yolcularla görsel temas sağlamaya çalışacak. Open Subtitles الطيار سيقوم اولا بالاتصال المرئي مع غرفة الركاب
    Üçüncü sınıf yolcularımıza diğer yolcularla konuşmalarının yasak olduğunu hatırlatırız. Open Subtitles نود ان نذكر ركاب الدرجة الثالثة, انهم لايستطيعون الكلام مع الركاب الاخرين.
    Bay Grey ve Bay Brown'ın yolcularla yalnız kalmasını istemiyorum. Open Subtitles - لا أريد أن يبقى السيد رمادي والسيد بني وحدهم مع بقية الركاب
    Ama bütün yolcularla görüşüldü, dediniz. Open Subtitles و لكنك قلت أن كل الركاب تم إيجادهم ... أحياء
    Diğer yolcularla da konuştunuz mu? Open Subtitles هل قمت بفحص و استجواب بقية الركاب ؟
    Diğer yolcularla konuşmak. - Yüzde 81. Open Subtitles الحديث مع الركاب الآخرين هو 81 ?
    Metro Polis'i onları güvertede diğer yolcularla birlikte tutuyor. Open Subtitles شرطة "مترو" تحتجزهم على سطح القارب، مع باقي الركاب.
    Hepsiyle olmasa da bazı yolcularla konuştuk. Open Subtitles تحدثنا إلى بعض الركاب لكن ليس جميعهم
    Bazı yolcularla ilişkisi olabilir. Open Subtitles يمكن أن يكون على اتصال مع بعض الركاب
    yolcularla ya da bagajla gelen bir şey yoktu. Open Subtitles لم يكن هناك شيء مع الركاب أو في الأمتعة
    yolcularla biz ilgileniriz. Open Subtitles إنّ المسافرين الآخرينَ قلقون. نحن سنهتم بالمسافرين.
    Binlerce yolcularla havaalanları kapalı durumda. Open Subtitles المطارات تم إغلاقها وآلاف المسافرين ينتظرون
    Bu yolda seyahat eden yolcularla ilgilenmek, bizim için hem bir iş hem de bir zevk. Open Subtitles إنها مهمتنا وسعادتنا فى الإعتناء بكل المسافرين
    Bir havaalanı dolusu huysuz yolcularla, sahte bir ölü hava polisiyle bir yerlere kaçmış bıçaklı ve silahlı katiliyle, burada kar altında mahsur kaldık. "Clue" oynuyormuş gibi hisseden başka biri var mı? Open Subtitles مع وجود مطار ملئ بالركاب النزقين مارشال جوي مزيف ميت و قاتله في مكان ما هارب و بحوذته مسدس و سكين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more