"yolculuk boyunca" - Translation from Turkish to Arabic

• طوال الرحلة
• خلال الرحلة

Tüm Yolculuk boyunca kimseyle konuşmadım ve kamaramda oturdum.
بقيت في مفصورتي طوال الرحلة ولم أكلم أحداً

Bu adam tüm Yolculuk boyunca business class'in arka sirasinda oturuyordu. Hiç ayaga kalkmadi.
و هذا الرجل كان يجلس في الصف الخلفي لدرجة رجال الأعمال طوال الرحلة.

Bu adam tüm Yolculuk boyunca, business class'ın arkalarındaydı. Hiç ayağa kalkmadı.
‫هذا الرجل كان جالساً في مؤخّر صفّ ‫الدرجة الٔاولى طوال الرحلة ولم ينهض

Eşinin özel karşılama çadırı ve Yolculuk boyunca kullanılan kurulabilir tahtı için özellikle dikkatli olmalarını emretti.
تأمرهم بحراسة خيمة الاستقبال الخاصة بزوجها بحذر شديد والعرش المتنقل خلال الرحلة.

Yolculuk boyunca sandığın içinde kalmak zor gelmiş olmalı.
لابد أنك عانيت كثيراً خلال الرحلة فى الصندوق

Tüm Yolculuk boyunca orada tek başına oturmalı.
أقول أنّ ندعه يسترح هناك لوحده طوال الرحلة بأكملها

Birileri benim yanımda oturmaktansa bütün Yolculuk boyunca tuvalette oturmayı tercih edecek.
سيفضل بعضهم الجلوس في الحمام طوال الرحلة على الجلوس بجانبي

Tüm Yolculuk boyunca huysuz moruklar gibiydin hem de kaçırılan yabancı bir manyak yüzünden.
لقد كنت غاضب بحق الجحيم طوال الرحلة كل ذلك بسبب الغريب الغبي الذي تم إختطافه.

Tüm Yolculuk boyunca otobüste olduğumu onaylıyorlar.
وبإمكانهم تأكيد بإنني كنت على متن الحافلة طوال الرحلة كاملةً

Bütün Yolculuk boyunca bagajdan gelen tek bir ses bile duymadım.
لم أسمع صوتاً في صندوق السيارة طوال الرحلة

Yolculuk boyunca bu şekilde oturamam.
لا أستطيع الجلوس طوال الرحلة بهذا الشكل

Evet tüm Yolculuk boyunca olan en uzun kanuşmayı yaptık.
لقد حظينا بأطول محادثة لنا طوال الرحلة

Yolculuk boyunca çocuk kendini yiyip bitirdi.
لقد ظلّ الفتى يلوم نفسه طوال الرحلة

Tüm Yolculuk boyunca tek bir söz etmeyeceksin değil mi ?
لم تنطق بأي كلمة طوال الرحلة

- Yolculuk boyunca huysuzluk yaptın.
انت مضطربة طوال الرحلة

Tüm Yolculuk boyunca farkettim ki,
الشيئ الذي ادركته طوال الرحلة

Yolculuk boyunca çok endişelendim.
كنتُ متوتر طوال الرحلة.

Uzun Yolculuk boyunca bir de yavrularına göz kulak olmak zorunda kaldı.
خلال الرحلة الطويلة كان و لابد أن ترعاهم

Yahudileri Yolculuk boyunca döndürmek için mi?
لتحويل اليهود للمسيحية خلال الرحلة ؟

Cryogenic yatak dünyaya yapacağın... üç günlük Yolculuk boyunca rahat ve derin bir uykyua dalman için dizayn edildi.
وcryogenetische كبسولة حماية يهدف الى وضع كنت في نوم عميق... 3 خلال الرحلة التي استغرقت يوما إلى الأرض.

Uzun Yolculuk boyunca bu üç Fuegan, Darwin'e hem sevimli hem de merakını kamçılayan birer çekici odak olarak geldi.
كان (داروين) خلال الرحلة الطويلة مفتوناً ومسحوراً بـ"الناريّين" الثلاثة.