"yolculuk için" - Translation from Turkish to Arabic

    • للرحلة
        
    • للسفر
        
    • أجل الرحلة
        
    • لرحلة
        
    • على التوصيلة
        
    • للطريق
        
    • أجل رحلة
        
    • لرحلةٍ
        
    • لرحلتي
        
    • إلى البعث
        
    • أجل مغامرة
        
    Çıktı geldi, Alice ile birlikte Yolculuk için çokça yiyecek hazırladılar. TED لذا جاءت، هي و اليس وضعوا كمية طعام كبيرة للرحلة.
    Böylece bize peynir ekmek verecekler Yolculuk için yiyeceğimiz olacak. Open Subtitles وعندها سيعطوننا بعضاً من الخبز والجبن وبذلك سيكون لدينا طعاماً كافياً للرحلة
    Bilirsin, doktorun olarak, bunun Yolculuk için en güvenli yol olmadığını söylemek zorundayım. Open Subtitles كما تعلم , بصفتي طبيبتك علي القول أن هذا ليس الطريق الأسلم للسفر
    Toplanman için seni eve götürmeliyiz. Yarınki Yolculuk için hazırlan. Open Subtitles على كل شخص الذهاب لمنزله ويعد حقائبه للسفر
    Yolculuk için elbise, kürk, ziynet eşyası lazım. Open Subtitles الآن من أجل الرحلة , قد تحتاج هى فستان ، فراء ، و حلي شخصية
    Bu zaman kapsülü, tek Yolculuk için yetki verilmiş bir kontrol diski algıladı. Open Subtitles لقد رصدت مركبة الزمن هذه حضور قرص تحكم مصرح به، صالح لرحلة واحدة
    Hoşça kal. Yolculuk için teşekkürler. Open Subtitles وداعا , شكرا على التوصيلة وداعا
    Yolculuk için son bir yudum? Open Subtitles شراب اخير للطريق
    Yolculuk için yeterince yiyecek ve su alın. Open Subtitles أجلب بما فيه الكفاية من غذاء وماء للرحلة
    Ingeri, Yolculuk için Karin'e ekmek, peynir ve et hazırlasın. Open Subtitles "لنجيرى"، أعدى غذاء "كارين" للرحلة: الخبز والجبن واللحم
    Pekâlâ, belki Yolculuk için buradan bilet bulabilirim. Open Subtitles حسنا, ربما يمكنني الدفع للرحلة البحرية
    onun önündeki bu zorlu Yolculuk için ona güç ver Rab Open Subtitles أعطها القوة للرحلة التي أمامها مولاي
    Ben zamanda kısa bir Yolculuk için izin aldım 60 yıldan fazla olan bu ölü adamın hafızasını görmek için. Open Subtitles اخذت تصريح للسفر عبر الزمن لوقت قصير لأرى هذا الرجل فى ذاكرتها منذ 60 عام
    Aranızdaki anlaşma nedir, bilmiyorum. Ama bana Yolculuk için para lazım. Open Subtitles الآن، أنا لا أَعرفُ ما ترتبون له انتم الاثنان لكنني أحتاج لبعض من المال للسفر
    Belaya açılan kapı geniştir yolu temiz ve Yolculuk için seçenekleri çoktur. Open Subtitles "البوابة التى تؤدى إلى الهلاك واسعة الطريق واضح، والكثير يختارونه للسفر عليه.
    Önce durup Yolculuk için malzeme alacağız. Open Subtitles أولا يجب أن نتوقف لشراء بعض المؤن من أجل الرحلة
    - ... sen çok konuşuyorsun. Yolculuk için 300. Open Subtitles ء300 دولار كانت من أجل الرحلة تريدين قصة حياتي, يجب ان تدفعي أكثر
    Sadece bir kişi ve bir Yolculuk için yeterli güç var. Open Subtitles هناك طاقة تكفى شخصا واحدا لرحلة واحدة، هل تذكر؟
    Bu arada, Yolculuk için teşekkürler. Open Subtitles بالمناسبة، شكراً على التوصيلة
    Yolculuk için tost alabiliriz. Open Subtitles نستطيع أخذ بانيني منها للطريق
    Bir gemi, Yolculuk için erzak. Open Subtitles سفينة مزودة بالمؤن من أجل رحلة.
    Güvenli bir Yolculuk için gereken her şeyi aldığından emin olmalıyım. Open Subtitles علي أن أتأكد ان كل ما يلزمك لرحلةٍ آمنة متوفر
    Ayrıca, bebekle yaptığımız kısa Yolculuk için tekrar özür dilerim. Open Subtitles كما أني أريد الإعتذار مجدداً لرحلتي الصغيرة مع الطفل
    Belki kendine... ikinci hayata Yolculuk için birinci sınıf bir bilet alırsın. Open Subtitles و تشترى تذكرة درجة أولى إلى البعث و النشور
    Jack Sparrow Yolculuk için adam topluyor. Open Subtitles (جاك سبارو) جمّعنا من أجل مغامرة قصيرة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more