"yoldalar" - Translation from Turkish to Arabic

    • في طريقهم
        
    • في الطريق
        
    • في طريقها
        
    • فى الطريق
        
    • طريقهم إلينا
        
    • طريقهم لهنا
        
    • طريقهما إلى
        
    • إنهم فى طريقهم
        
    • بطريقهم إلينا
        
    Kontrolörlerle mühendisler Yoldalar ama dediğim gibi, bu işler zaman alıyor. Open Subtitles المفتشون والمهندسون في طريقهم ولكن كما قلت هذة الاشياء تاخذ وقتا
    Yapımcılar Yoldalar ve Brad ile Angelina'yı gördüklerinde her şeyin mükemmel olmasını istiyorum. Open Subtitles المنتجين هم في طريقهم وأريد كل شيء ليكون مثاليا، عندما يرون براد وانجيلينا
    Evet, ama takımın geri kalanını beklesen iyi olur. Yoldalar. Open Subtitles نعم، ولكن ربما عليك انتظار بقية الفريق، إنهم في طريقهم
    CDC'yi gözlerini dört açması için uyarırım. Şu anda Yoldalar. Open Subtitles لقد أبلغت مركز السيطرة علي الأمراض عنها، إنهم في الطريق.
    Polisler seninle konuşmak istiyor. şu anda Yoldalar. Open Subtitles الشرطة تريد التحدث إليك انهم في الطريق إلى هنا
    Polisler, onunla konuşmak için Yoldalar. Bırakalım onlara anlatsın. Open Subtitles الشرطة في طريقها للتحدث إليه دعيهم يتعرفون هم على الحقائق
    Polis çağırdım. Yoldalar. Open Subtitles ، لقد إتصلت بالشرطة إنها فى الطريق إلى هنا
    Ya bugün ayrılıyorlar, ya da Yoldalar. Open Subtitles قال أنهم يغادرون اليوم أو أنهم في طريقهم
    Ticaret Odası üyeleri ve başka hayranlar Yoldalar. Open Subtitles أعضاء الغرفة التجارية والمعجبون في طريقهم
    Ben Boss Hogg. Duke'ler Yoldalar. Open Subtitles الزعيم هوق يتحدث أبناء الدوق في طريقهم الى المحكمة
    Cylonlar yük gemisini gördü. Yolunu kesmek için Yoldalar. Open Subtitles ,السيلونز شاهدوا الناقلات انهم في طريقهم لاعتراضهم
    Dediğim gibi, raporlar hazır ve Yoldalar. Open Subtitles مثل ما قلت، أنهيت التقارير إنهم في طريقهم
    Efendim. Orda mısınız? Polis ekipleri Yoldalar. Open Subtitles سيدي , هل أنت هناك سيدي , الشرطة في طريقهم
    Kumandan, 713 destek gönderiyor. Şu an Yoldalar. Open Subtitles قائدي، 713 أرسل التعزيزات في الطريق ما موقفكَ؟
    - Kahrolası. Diğerlerine haber verdin mi? - Marnix ve Chris Yoldalar. Open Subtitles تبا هل اتصلت بالاخرين بعد كريس في الطريق الينا الان
    Kapıdan kim girerse vur. Baban ve adamları Yoldalar. Open Subtitles أطلق النار على أي شخص يدخل الباب والدك ورجاله في الطريق
    Çoktan çağırdım. Yoldalar. Geri çekil. Open Subtitles اتصلت بهم وهم في الطريق ارجعوا للخلف حسناً ، حسناً
    - Yoldalar şu an. Kovboylar ve helikopterlerin inişi duyarsınız zaten. Open Subtitles إنه في الطريق سيحضر و معه رعاة البقر و مروحيه
    Yoldalar, bekle ambulans nerede? Open Subtitles هم في الطريق أين الفريق الطبي؟ نحتاج لفريق طبي
    Donmuş köpekbalığı leşleri Miami'deki balık marketine doğru Yoldalar. Open Subtitles جوف أسماك قرش مجمدة في طريقها إلى سوق ميامي للأسماك
    Kuvvet komutanları ve çok sayıda kabine üyesi Yoldalar. Open Subtitles الوزراء ومعظم أعضاء المجلس فى الطريق إلى هنا
    Acil durum ekipleri Yoldalar ama bu kadar yükseğe faydaları olmayacaktır. Open Subtitles خدمات الطوارئ في طريقهم إلينا لكنهم لن يستطيعو الوصول إلى هذا الإرتفاع
    CTU ajanları şu anda Yoldalar. Open Subtitles عملاء وحدة مكافحة الإرهاب في طريقهم لهنا الآن
    Şu anda Yoldalar. Open Subtitles إحسان المحبوب هما في طريقهما إلى هنا الآن
    Ambulans çağırdık. Yoldalar. Open Subtitles استدعينا المسعفين إنهم فى طريقهم إلى هنا؟
    Arama Kurtarma'yı aradım, Yoldalar. Open Subtitles لقد إتصلت بفرقة البحث والإنقاذ، إنهم بطريقهم إلينا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more