Lola annemin arkadaşıydı. Onu görmek için uzak yoldan geldim. | Open Subtitles | اسمعي انها صديقة والدتي, جئت من مكان بعيد لكي أقابلها. |
Çok uzun yoldan geldim ve çok insanın öldüğünü gördüm. | Open Subtitles | لقد جئت من مكان بعيد، وشاهدت الكثير من الناس وهم يموتون. |
Uluyan köpekleri ekmek için dolaylı yoldan geldim. | Open Subtitles | لقد سلكت الطريق الملتوي لأتخلص من الكلاب النابحة |
Beni öldürmek isteyen âdilere hadlerini bildirmek için 26 saatlik yoldan geldim. | Open Subtitles | (لقد قدت مسافة 26 ساعة من (تكساس للقضاء على الأشرار |
O kadar yoldan geldim çünkü kızınıza yardım edebileceğimi biliyorum. | Open Subtitles | وقد قطعت مسافة طويلة لأنني أعلم بقدرتي على مساعدة ابنتكما |
Seni bulmak için uzun yoldan geldim. | Open Subtitles | لقد قطعت طريقاً طويلا لأبحث عنك. |
Uzun yoldan geldim, Martin. | Open Subtitles | ( لقد قطعنا طريق طويل ( مارتن |
Onu görmek için çok uzun yoldan geldim. | Open Subtitles | لقد سافرتُ من مكانٍ بعيدٍ لرؤيتهِ |
Bu deliğe düşene kadar uzunca bir yoldan geldim. | Open Subtitles | لقد أتيت من مسافة طويلة لينتهي بي الأمر في هذه الحفرة |
Hiçbir sorun çıkmaması için çok uzun yoldan geldim. | Open Subtitles | لقد أتيت من مكان بعيد لأتأكد أنه لا شيء يتعارض |
Evet, o kadar yoldan geldim. | Open Subtitles | اجل لقد سافرت مسافة بعيده |
Sizinle görüşmek için çok uzun bir yoldan geldim. | Open Subtitles | جئت من مكان بعيد جداً لمقابلتك |
Çok uzak yoldan geldim! | Open Subtitles | لقد جئت من مكان بعيد جداً |
Ben manzaralı yoldan geldim. | Open Subtitles | لقد سلكت الطريق ذو المناظر الخلابة. |
Uzun bir yoldan geldim. | Open Subtitles | لقد قدت لمسافة طويله |
İki saatlik yoldan geldim. | Open Subtitles | لقد قدت لمدة ساعتين. |
Bugün uzun bir yoldan geldim ve kemiklerim kıyılıyor. | Open Subtitles | لقد قطعت مسافة طويلة اليوم، وعظامي جميعاً تخلخلت. |
Uzun yoldan geldim. Ne istiyorsun? | Open Subtitles | قطعت مسافة طويلة ماذا تريدين |
O kitabı okumak için uzun bir yoldan geldim. | Open Subtitles | قطعت طريقاً طويلاً لأقرأ هذا الكتاب |
Uzun bir yoldan geldim, Calvin. | Open Subtitles | لقد سافرتُ مسافة طويلة، كالفن |
Yarışa katılmak için çok uzun yoldan geldim. | Open Subtitles | لقد أتيت من مكان بعيد لكي أقود دراجتي |
Uzun yoldan geldim, Bay Pfeiffer. | Open Subtitles | سافرت مسافة طويلة ، سيد (فايفر) |