Unutmayın, kanatlarınız zayıf düşüp canınız çıktığında ve uçabildiğiniz kadar uçtuğunuzda yolu yarılamış olacaksınız! | Open Subtitles | تذكروا، حينما توهن أجنحتكم وتيأس أرواحكم وتحلقون بأقصى طاقاتكم فأنتم في منتصف الطريق |
Şimdiye Chartes'ye olan yolu yarılamış olmalıydık. | Open Subtitles | كان يجب ان نكون في منتصف الطريق الى شارتر الان |
Veya bir trende, güneşli California'ya giden yolu yarılamış da olabilir. | Open Subtitles | أو قد تكون على متن قطار في منتصف الطريق إلى "كاليفورنيا" المشمسة. |
Bir sonraki birleşimde saldırı komutu devreye girdiğinde Atlantis'e yolu yarılamış oluruz. | Open Subtitles | سنكون في منتصف طريق العودة لأتلانتس عندما أمر الهجوم يؤثر عليهم عند الإندماج القادم |
Biraz da yolu yarılamış. | Open Subtitles | في منتصف طريق |
Naboo'daki partiye yolu yarılamış olmalıydık! | Open Subtitles | كان من المفترض علينا أن نكون في منتصف ! الطريق إلى "نابو" من أجل الحفلة الرائعة |
Peki, yolu yarılamış durumdayız. | Open Subtitles | حاليا تعدينا منتصف الطريق بتجربتنا |
Parayı almış olsaydım, Ray-Banlerim gözümde yüzümde koca bir tebessüm ile Meksika'ya yolu yarılamış olurdum. | Open Subtitles | لو كان بحوزتي ذلك المال فلقد كنت قطعت منتصف الطريق إلى "المكسيك" والابتسامة تعلو محيّاي وأرتدي "ري بانز" |