"yurtdışında" - Translation from Turkish to Arabic

    • الخارج
        
    • خارج البلاد
        
    • وراء البحار
        
    Ama sen yurtta olduğun kadar yurtdışında da saygı görmek istiyorsun. Open Subtitles لكنك ترغب بالإحترام من الخارج تماماً كما أنت محترم في بلدك
    Haifa'da yaşıyorum ama bu aralar zamanımın çoğunu yurtdışında geçiriyorum. TED أنا أعيش في حيفا، ولكن حاليًا، أقضي معظم وقتي في الخارج.
    Her birimiz yurtdışında okumaya ve Afrika dışındaki okullara gittik. TED واحد من كل منا ذهب إلى المدرسة في الخارج وخارج إفريقيا.
    Birkaç şey var ama çoğu yurtdışında oldu yani. Sonra anlatırım. Open Subtitles بعضة اشياء ، لكن أغلبهم حدث خارج البلاد ، سأخبرِك لاحقاً
    Ve son olarak, kız kardeşim, Cora Lansquenet'e, 30 yıl yurtdışında yaşayıp beni rahatsız etmediği için, şükranlarımla. Open Subtitles وأخيرا, اختى, كورا لانسكنيه, الناكرة للعرفان و الأمتنان وذلك لبقائها خارج البلاد لأكثر من 30 عاما دون ان تعبأ بى
    yurtdışında sürdürülebilir, sağlam, etik ve ahlaklı yatırımlar yapmalıyız. TED بالطبع. متميزة. نحتاج إلى الاستثمار وراء البحار بطريقة مستدامة وأخلاقية ومسؤولة.
    Ama yurtdışında balayımızı geçirirken... bana "Sinyora" diye hitap etmeselerdi kendimi evli hissetmezdim. Open Subtitles ولكن, عندما كنا في شهر العسل في الخارج أعلم بأني لم أشعر بأنني كنت متزوجة الى أن سمعته يناديني بسنيورة
    İngilizlerin yurtdışında olduklarındaki davranışlarını hep acaip bulmuşumdur. Open Subtitles لقد وجدت دوماً أن سلوك الانجليز في الخارج دائماً فضولي
    yurtdışında uzun yıllar kaldım Bugüne dek Bugüne dek Open Subtitles للعديد من السنوات في الخارج حتى الآن، حتى الآن
    Ama babam ısrarla bu konudan bahsediyor. Nuta ve Nicu babalarının yurtdışında olmalarından memnunlar mı? Open Subtitles دو نونا و نيكو مثل والدهم يريدون السفر الى الخارج , أليس كذلك ؟
    Pek çoğunuz yurtdışında güçlü insanlar tanıyor. Open Subtitles العديد منكم يعرفون أشخاص مؤثرون في الخارج
    Eşim şu an yurtdışında bu yüzden sadece ikimiz varız. Open Subtitles آمم, كما ترون زوجي في الخارج.. لذا فقط نحن الاثنين هنا. لذا أتمنى أن تعتنوا بنا..
    yurtdışında bir yıl kaldıktan sonra, Erik dönüş zamanının geldiğini hissedecekti. Open Subtitles بعد مرور عام في الخارج قرر اريك بأنه وقت العوده الى الوطن
    Servetimi yurtdışında kazandım. Ancak sizin kim olduğunuzu hala bilmiyoruz. Open Subtitles جمعت ثروتي في الخارج لكن لا نزال لا نعرف من أنت ,سيدي
    İsimler, tarihler, göstermelik belgeler, yurtdışında bağlantıda olduğumuz kişiler, tüm operasyonlar. Open Subtitles أسماء،تواريخ،يُحدّدُشبحُ موقع، الذي يَتعاونُ مَعنا في الخارج. كُلّ عملية.
    O beni yurtdışında yaşayan kardeşi zannediyor. Open Subtitles خلطت بيني وبين أحد إخوتها الذي يعيش في الخارج
    Biri yurtdışında, diğer ikisi de başka suçlardan hapiste. Open Subtitles احدهم يدرس من خارج البلاد الآخران عادا للسجن بتهم اخرى
    2001 yılında yurtdışında gizli bir yere transfer edildi. Open Subtitles في عام 2001 , تم نقله إلى مكانٍ سري خارج البلاد
    Kola ve Mc Donalds yurtdışında giden için bir şanstı. Open Subtitles الكولا وماغدونلز كان يأكلها القليل من المحظوظين الذين استطاعوا السفر خارج البلاد
    Seon Nyeo yurtdışında, Byung Soo da başka şehirde yaşadığını söyledi. Open Subtitles سيون نيو قالت بأنها كانت تعيش خارج البلاد بيونغ سو قال بأنها كانت تعيش في الريف
    yurtdışında binbaşıyla çalışıp çalışmadığını öğrenmeliyiz. Open Subtitles إسمعي، علينا أن نعرف إذا عمل مع القائدة خارج البلاد.
    Eğer Virgil işi için çabalıyorsa ve itibarı tuvalet deliğindeyse belki de yurtdışında iş dileniyordu. Open Subtitles لو كان " فيرجيل " يناضل للعمل وسمعته في الحضيض فربما يلتممس أعمالاَ ما وراء البحار

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more