"yusuf'un" - Translation from Turkish to Arabic

    • يوسف
        
    Kendi ülkesinde huzura erecek Yusuf'un kemikleri. Open Subtitles إنها بقايا عظام يوسف ليدفنوها و يجعلوها ترقد فى موطنه
    Kendi ülkesinde huzura erecek Yusuf'un kemikleri. Open Subtitles إنها بقايا عظام يوسف ليدفنوها و يجعلوها ترقد فى موطنه
    Yusuf'un bizden üstün olduğunu mu söylüyorsun, hatta Yahuda'dan bile? Open Subtitles هل تقول أن يوسف أرقي مننا جميعا حتي جودة
    Ve hâlâ Yusuf'un cesedinde bulunan Donanma Künyesi üzerine araştırma yapıyoruz. Open Subtitles ومازلنا نتعقب توقيع البحرية الذي وجدناه في جثة - يوسف -
    Yusuf'un yapabileceği bir şey var. Open Subtitles و هناك شيئ ما يستطيع يوسف أن يقوم به
    Yusuf'un 12 kardeşi, İsa'nın 12 havarisi vardır. Open Subtitles يوسف كَانَ ولدَ a ولادة معجزةِ، السيد المسيح كَانَ ولدَ a ولادة معجزةِ.
    Kardeşi "Yahuda" Yusuf'un satılmasını önerirken, havari "Yahuda" İsa'nın satılmasını önermiştir. Open Subtitles يوسف بِيعَ ل20 مِنْ قِطَعِ الفضةِ، السيد المسيح بِيعَ ل30 مِنْ قِطَعِ الفضةِ. يَقترحُ الأخُ يهودا شراعُ يوسف، يَقترحُ التابعُ يهوذا شراع السيد المسيح.
    Düşündüğünüz, Yusuf'un radikal ya da militan olduğuysa, ...yanılıyorsunuz. Open Subtitles - يوسف - ليس أصولياَ منغلقاَ أو متشدد إن كان هذا ما تفكر به
    Evet, Yusuf'un patronu ona bir şey söylemiyor, onu olaya dahil etmiyormuş. Open Subtitles نعم, رئيس يوسف يبقيه في الظلام
    Yusuf'un hapiste olduğuna şaşmamalı. Open Subtitles لا عجب يوسف وهو جالس في السجن.
    Yani Ahmet'in kinayesini ayiplayip, Yusuf'un yazisini af mi ediyorsun? Open Subtitles إذن فأنت تدين تلميح "أحمد", وتصفح عما كتبه "يوسف
    Ben Meryem'le Yusuf'un oğluyum. Open Subtitles أنا أبن مريم و يوسف
    Yusuf'un geçmişinden bahsedebilir misin? Open Subtitles هل يمكن أن تخبريني عن خلفية - يوسف
    Larissa, Yusuf'un buraya geldiğini söylemişti. Open Subtitles - لاريسا - قالت أن - يوسف - جاء إلى هنا
    Hazem, Ramzi Yusuf'un arkadaşıydı. 90'larda İran'da tanıştınız. Open Subtitles (حازم) صديقٌ لـ(رمزي يوسف) لقد تقابلت أنت وهو في (ايران) في التسعينات
    Yusuf'un nerede yaşadığını biliyorsan niye Emir'i kaçırırsın? Open Subtitles لماذا تاخذ (أمير) إذا كنت تعلم أين يسكن (يوسف) ؟
    Anlaşılan Emir, Yusuf'un sandığı gibi masum bir genç değil. Open Subtitles يبدو ان (أمير) ليس الفتى البرئ (الذي يعتقده (يوسف
    Yusuf'un patronu, Cavit Pervez'i öldürmemizi istiyorlar. Open Subtitles يريدون منّا قتل رئيس (يوسف), (جافيد بيرفيز)
    Bu, Baş Vekil Yusuf'un görevi. Open Subtitles ذلك مجال نائبُ الوصي يوسف
    Belki de bu, sadece Yusuf'un inanmak istediği şeydi. Open Subtitles أو ربما كان من السهل القول بأن (يوسف) أراد أن يؤمن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more