Bu yanardağ... 1800'lerde birçok insanı yutmuştu. | Open Subtitles | حسنًا البركاني ابتلع الكثير من الأشخاص عام 1800 |
Bir tavşanı yutmuştu. Onu doğramak zorunda kalmıştım - çok eğlenceliydi! | Open Subtitles | ولكنه ابتلع ارنبا, وكان لابد من قطعه |
Ascoyne D'Ascoyne yemi tam anlamıyla yutmuştu. | Open Subtitles | أسكوني الداسكويني) ، ابتلع الطعم كما ينبغي) |
Yarısı çocuk olmak üzere 165 kişiyi yutmuştu. | Open Subtitles | ابتلعت الدوامة 165 شخصاً، نصفهم من الأطفال |
Parayı yutmuştu. | Open Subtitles | ابتلعت القطعة المعدنية. |
İşe de yaradı. Sheev yemi yutmuştu. | Open Subtitles | وقد نفعت (شيف) ابتلع الطعم |