| Dondurucu soğuk bir gecede, yuvasından aşağı bakarken yere yapışmış. | Open Subtitles | في ليلة قارصة البرد ، هوى من عشه ، ووقع على الأرض |
| Bir karga en fazla yuvasından, 19 km. uzağa uçar. | Open Subtitles | الغراب نادراً ما يبتعد أكثر من إثنا عشر ميلاً عن عشه |
| Ben 10 yaşındayken, annem eve bir ördek yuvasından yumurta getirdi. | Open Subtitles | عندما كنت في العاشرة من عمري, جلبت لي امي عش البطة وفيها بيوض |
| Gerçek bir kartal yuvasından eagle yaptığınızdan daha mı tehlikeli? | Open Subtitles | أخطر من تلك المرة عندما قمت برمية النسر من عش نسر حقيقي |
| Ona karşı sabırlı olun o yuvasından ilk kez çıkan bir serçe. | Open Subtitles | كن صبوراً معه إنه مثل العصفور خارج العش لأول مرة |
| Uyuşturucu yuvasından çıkıyordu. | Open Subtitles | كان قادماً من وكر للمُخدرات |
| Bir fareyi yuvasından ancak başka bir fare çıkartabilir. | Open Subtitles | فقط الفأر يمكنه ان يخرج فأر اخر من جحره |
| Belki de onu yuvasından dışarı çıkarmanın, özgür bırakmanın vakti gelmiştir. | Open Subtitles | ربما حان وقتُ إخراجه من العُش وإطلاق العنان له. |
| Hâlâ yuvasından yeni çıkmış kuş gibi acemice uçuyorsun. | Open Subtitles | تحليقك ما زال غير متقن، كعصفور خرج من عشه تواً |
| O her haşereyi çileden çıkarır O bir arıyı yuvasından çıkartır | Open Subtitles | سوف تزعج أي حشرة تخرج الدبور من عشه |
| Kaporta dükkânındaki yuvasından yere düşmüştü. | Open Subtitles | وقع من عشه عند ورشة اللوحات المعدنية |
| yuvasından düşmüş kuş gibi. | Open Subtitles | إنه يبدو كعصفور صغير سقط من عشه |
| - Hanımefendi. çıkın artık ölüm yuvasından, bu sahte uykudan. | Open Subtitles | سيدتى ، تعالى من عش الموت المعدى هذا |
| Cuckoo'nun yuvasından buraya oldukça mesafe var, ha? | Open Subtitles | بعيدون كثيراً عن عش طائر الوقواق، هه ؟ |
| Ona, o iblisin yuvasından çıkmasını söyledim. | Open Subtitles | قلتُ لها أن تخرج من عش الشيطان ذلك |
| Evet. Küçük kuşu yuvasından göndermelisin. | Open Subtitles | يجب أن تقوم بدفع الطائر الصغير لخارج العش |
| Şimdi, senaryoyu yuvasından atıp, kanatlanıp kanatlanmayacağını göreceğiz. | Open Subtitles | لقد أبديت تركيزا عاليا هذه الأسابيع الآن قد حان الوقت لإخراج هذا السيناريو من العش |
| yuvasından erken atılan küçük bir kuş gibiydin. | Open Subtitles | كنتِ كالطائر الصغير الذي دُفع مبكراً خارج العش. |
| Ne yani Beesom Alex'in eski yuvasından biri mi? | Open Subtitles | إذًا ماذا؟ كان (بيسوم) فردًا من وكر (أليكس) القديم ؟ |
| Armadillo'nun yuvasından bir mesaj getirdim. | Open Subtitles | (معي رسالةً من وكر (كوين |
| Pekala millet! Canavar yuvasından çıktı! | Open Subtitles | حسناً يا ناس جرذ الارض خرج من جحره |
| Onu yuvasından atan ağabeyi. | Open Subtitles | هذا كان الأخ الذي أبعده من العُش. |