Zac nalları diktiğinden beri. Sanki yıllar olmuş gibi geliyor. | Open Subtitles | منذ ان مات زاك يبدو انه يحدث منذ زمن بعيد |
Zac sadece bir geceliğine saklamamı istemişti. | Open Subtitles | زاك سألني ان افعل هذا كصنيع له لمجرد ليله واحده |
Ben oturmuş izci videosu hazırlarken ilk yılımızda benden yardım dilenen Zac McGalvan ilk filmine senaryo yazıyor. | Open Subtitles | أَجْلسُ هنا لأُحرّرُ فيديوهات شارةِ إستحقاقِ بينما زاك ماكلفن، الذي جاءَ لي مبتدئِ |
Zac nasıl patlama yapabilmiş ki? | Open Subtitles | كيف عَمِلَ زاك ليحصلْ على إستراحتِه الكبيرةِ، على أي حال؟ كَانَ يُساعدُ في شاطئ الريفييرا، |
Zac Hedley'yi görürsen beni ara. Ondan uzak dur, anladın mı? | Open Subtitles | إذا رأيتي زاك هيدلي، هاتفيني.و إبق بعيدا عنه تفهمين؟ |
Görünüşe göre Zac Hedley çetenin bir üyesiymiş. | Open Subtitles | بالاضافة الى ذلك, يبدو زاك هيدلي عضو في عصابة ديبويل |
Ağabeyi Zac de toplantıya geleceğini söylemişti. Öyleyse onu bekleriz. | Open Subtitles | حسنا.أخّوه زاك قال بأنّه سيأتي سننتظره حتى يأتي |
Zac Efron gibi falan | Open Subtitles | انه يبدو مثل جوستين بيبر، والقليل زاك إيفرون وريان سيكريست قليلا. |
Calvin Klein'i mi yoksa Zac Posen'i mi giymek istersin? | Open Subtitles | أتودي ارتداء كالفين كلين''، أم ''زاك بوسن''؟ '' |
Zac Brown biletlerini bulmak ne kadar zordur bir fikrin var mı? | Open Subtitles | ألديك أي فكرة عن صعوبة إيجاد تذاكر لفرقة زاك بروان ؟ |
Zac Efron'un karın kasları, Bradley Cooper'ın gözleri Colin Farrell'ın aksanı, Matt Damon'ın çenesi Matthew McConaughey'in gülümsemesi ve diğer parçalar da Michael Fassbender'dan. | Open Subtitles | عضلات زاك إيفرون عيون برادلي كوبر بـ لهجة كولن فاريل وذقن مات ديمون وإبتسامة ماثيو ماكونهي |
Orada geçen yaz kardeşim Zac'ı görmek için ailemle birlikte ziyaret ettim, | Open Subtitles | زرتها في آخر صيف برفقة عائلتي لرؤية أخي زاك, |
Zac, şu salataları masaya benim için alır mısın? | Open Subtitles | زاك, ممكن أن تأخذ تلك الأطباق للطاولة من أجلي? |
Bu nedenle Zac, annem yüzünden işini orada yapmayı seçti. | Open Subtitles | ذلك ما جعل زاك يختار أن يقوم به انه يعمل هناك, عن طريق والدتي. |
Lea, Zac'ın onları bulmaya çalıştığına ikna olmuştur. | Open Subtitles | ليا مقتنعة أن زاك كان يحاول أن يقتفي أثرهم. |
Afedersiniz, Bruno, Zac kaybolduğu gecenin geç saatlerinde burada çalıştı? | Open Subtitles | معذرةً, برونو, من يعمل هنا في وقت متأخر من الليل زاك أصبح في عداد المفقودين? |
O halde Zac'ın birkaç ay içinde geri döndüğünü biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | اذاً أنتِ على علم بتحركات زاك خلال الشهرين الماضيين, صحيح? |
O bizim Zac için tek yolumuz. Hadi ama. | Open Subtitles | انها الطريقة الوحيدة للوصول إلى زاك. هيا بنا. |
Paula ve ben Zac'ın defterinden bir yol izledik. | Open Subtitles | أنا وباولا وصلنا إلى القائد عن طريق دفتر يوميات زاك. |
Evet, çok keyifli. Çünkü Beyaz Zac kodeste. | Open Subtitles | نعم إنه منتش ٍلأن " زاك الأبيض " دخل السجن |
Hiç Zac Efron ile tanıştın mı? | Open Subtitles | ألم يسبق لك التواجد في "زاك إفرون" ؟ |