| Bir şeyler yapmak için pek zamanımız yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لدينا الوقت الكافي لنقوم بأي شيء حيالها |
| Yas tutacak zamanımız yoktu. Hayatta kalanları düşünmek zorundaydık. | Open Subtitles | لم يكن لدينا الوقت لتقديم العزاء كان علينا ان نفكر بالناجين. |
| Tüm DNA zincirini oluşturacak zamanımız yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لدينا الوقت لكاملحبلالسلسلة. |
| "Ayrılmadan önce anal kesesini temizleyecek zamanımız yoktu." | Open Subtitles | لم يكن لدينا وقت لتطهير غدتها الشرجية قبل أن نغادر. |
| - zamanımız yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لدينا وقت كافى |
| zamanımız yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لدينا وقت |
| zamanımız yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لدينا الوقت الكافي |