"zaman geldiğinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • عندما يحين الوقت
        
    • عندما الوقت
        
    • يأتي الوقت
        
    • عندما تحين اللحظة
        
    • عندما تأتي اللحظة
        
    Günahlarımız için, zaman geldiğinde 30 parçayı tapınağın içine saklacağız Open Subtitles لذنوبنا , عندما يحين الوقت سنفتش عن تلك الثلاثين قطعة
    Um, yanımda beklediklerine emin olacağım ve zaman geldiğinde fiziksel olarak iyi olacağım. Open Subtitles أنا سوف اتأكد أنهم يترقبونني وأنني في الشكل الجسماني الجيد عندما يحين الوقت
    Çevrede o kadar çok nektar var ki, zaman geldiğinde tek başlarına yavrularını doyurabilecekler. Open Subtitles هناك الكثير من الرحيق بالجوار بحيث عندما يحين الوقت سيتمكنون من إطعام فراخهم منفردين.
    Doğru zaman geldiğinde birçok kazanan olacak... göreceksin. Open Subtitles العديد من سيفوز عندما الوقت المناسب يأتي... سترى.
    Ve oraya gideceği zaman geldiğinde de, orada onu bekliyor olacağız. Open Subtitles وعندما يأتي الوقت الذي سيصل به إلى المكان سنكون في انتظاره
    zaman geldiğinde, işaretimle anahtarı gir ve cehennemden kaçar gibi kaç. Open Subtitles عندما يحين الوقت إضغط على زر البدء مع إشارتى ثم أهرب كما لو كنت تفر من الجحيم
    Daha önemlisi doğru zaman geldiğinde olacaktır. Open Subtitles الأهم عندما يحين الوقت المناسب سيحدث الأمر
    -Doğru zaman geldiğinde. -Özgürlük işsaretini yakacağız. Open Subtitles عندما يحين الوقت المناسب، سنشعل مشعل الحريّة
    Doğru zaman geldiğinde... ..sana söz veriyorum, bu sıkıntıyla ilgilenilecek. Open Subtitles عندما يحين الوقت المناسب أعدك,سيتم التعامل مع هذا الإزعاج
    zaman geldiğinde, öğrencimin gitmesine izin vermeye hazırlıklı olmalıyım. Open Subtitles عندما يحين الوقت فأنا أستعد لجعل تلميذتي ترحل
    Bence o zaman geldiğinde şiddetin çözüm olmadığını göreceksin. Open Subtitles أعتقد عندما يحين الوقت فسوف ترى أنّ العنف ليس هو الحلّ
    Doğru zaman geldiğinde, som balığı doğduğu nehre geri döner. Open Subtitles ، عندما يحين الوقت المناسب سيعود السلمون الى النهر ويولد من جديد
    Doğru zaman geldiğinde, üst katı özel bir odaya dönüştürürsün. Open Subtitles عندما يحين الوقت انت تٌنقاد الى غرفة خاصة في الطابق الأعلى
    Ve bunu gerçekten yapacağın zaman geldiğinde korkutucu ve inanılmaz olmadığını anlayacaksın. Open Subtitles لكي لا يبدو مخيفا وغير معقول عندما يحين الوقت الحقيقي.
    Bak, burnumu sokuyormuşum gibi görünmek istemiyorum zaman geldiğinde hazır olmak istiyorum. Open Subtitles حسنا، لم أرٍد أن أظهر على أنني أتدخل فقط لأكون جاهزا عندما يحين الوقت
    Bu zaman geldiğinde insan ölümü kucaklamalıdır. Open Subtitles و ينبغي للمرء أن يتقبله عندما يحين الوقت.
    Doğru zaman geldiğinde görüşmelere devam etmek isterim. Open Subtitles عندما يحين الوقت المناسب, أرغب بأن أكمل النقاش
    zaman geldiğinde, yardım için burada olacağım. Open Subtitles .عندما يحين الوقت ، سوف أكون موجودة للمساعدة
    Doğru zaman geldiğinde göstereceğim! Open Subtitles l سَ، عندما الوقت صحيحُ!
    Ve oraya gideceği zaman geldiğinde de, orada onu bekliyor olacağız. Open Subtitles عندما يأتي الوقت الذي سيصل به إلى هناك سنكون في انتظاره
    Doğru zaman geldiğinde, gerçek ödülü almaya çalışacaklar, ceviz ağaçları. Open Subtitles عندما تحين اللحظة المناسبة سيحاولون الاستيلاء على الجائزة الحقيقية بساتين الجوز
    zaman geldiğinde,oraya nasıl çıkılacağını biliyor olmam gerek... Open Subtitles يجب أن أتأكد من طريقة صعودي لأعلى حتى عندما تأتي اللحظة الحاسمة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more