| Yani zaman kapsülüne, yıllığı koyan iki çocuğu ve bir cesedi mi arıyoruz? | Open Subtitles | حسناً، نحن نبحث عن شخصين وضعا الكتاب السنوي والجثّة في كبسولة الزمن |
| Bu bir ders olsun. İşe yaramaz çöpleri asla bir zaman kapsülüne koyma. | Open Subtitles | ليكن هذا درسًا لا ترموا أيّ هراء داخل كبسولة الزمن |
| Hatta onu zaman kapsülüne bile koydular. | Open Subtitles | هم حتى وضعوه في كبسولة الزمن |
| Adamın biri Alacakaranlık'ı zaman kapsülüne koymuyoruz diye kendini ofisimdeki boruya kelepçeledi. | Open Subtitles | شخص ما ربط نفسه بماسورة في مكتبي لأننا لم نضع نسخة كتاب "الشفق" فى الكبسولة الزمنية |
| Ajanlar zaman kapsülüne anılarını sadece... | Open Subtitles | لا يساهم العملاء في الكبسولة الزمنية إلا عندما... |
| Bugünkü göreviniz zaman kapsülüne katkıda bulunmak. | Open Subtitles | {\pos(192,230)} عملكم اليوم هو المساهمة في الكبسولة الزمنية. |