"zamanları hatırlıyorum" - Translation from Turkish to Arabic

• أتذكر عندما
• اتذكر عندما
• أتذكر حينما
• أتذكّر عندما
• أذكر عندما
• أتذكّر حينما
• أذكر ذات مرة
• أتذكر وقتاً

Egzersiz yapma fikrinin babamın kitaplığını düzenlemek olduğunu düşündüğün zamanları hatırlıyorum da...
أتذكر عندما كانت فكرتك عن التمرين هو استكشاف الكتب على رفوف والدك

Bacaklarının bir kadınınkinden daha hızlı, kollarının bir kapıyı kıracak kuvvette olduğu zamanları hatırlıyorum.
أتذكر عندما كانت ساقاك أسرع من النساء عندما كانت أذرعتك قوية كفاية لتحطيم باب

Çocukken günah çıkarmaya gittiğim zamanları hatırlıyorum.
أتذكر عندما اعتدت أن أذهب للاعتراف عندما كنت طفلاً

Hayatımızın, farklı ve gerilimli olduğu zamanları hatırlıyorum.
اتذكر عندما كانت حياتنا غير عادية, وكهربائية

Bizim birliklerimizin de küçük olduğu zamanları hatırlıyorum. Bak şimdi neye döndü.
أتذكر حينما كانت قواتنا قليلة العدد للغاية وانظر كيف أصبحنا الآن بفضله

Birlikte olduğumuz zamanları hatırlıyorum da, bana hiç bir zaman evlenmeyeceğini söylemişti.
.. أتذكّر عندما كُنّا معًا، أنّها قالت أنّها لا تريد الزواج أبدًا

Şuna bak, nasıl da büyümüş... Aman Tanrım, senin kucağımda oturduğun zamanları hatırlıyorum...
انظروا من كبر يا للهول، أذكر عندما كنتُ أُجلسك بحضني

Çok ufak olduğum zamanları hatırlıyorum.
أتذكّر حينما كنتُ صغيرة للغاية...

Babamla beraber dışarı çıkacağınız zamanları hatırlıyorum, babam smokinini giyerdi, sen de gece kıyafetini giyerdin.
أجل، أتذكر عندما كنتِ و أبي تستعدان للخروج هو يرتدي بدلته و أنتِ تلبسين أحدث فساتينك

- Evet. Dostum, onluk torbanın 10 sent olduğu zamanları hatırlıyorum, beni anlıyor musun?
يا رجل أنا أتذكر عندما كان كيس الحشيش يساوي دايم,هل فهمت ما أعنيه؟

Birkaç şilinle yemek, içki ve tavernada bir genç kız alındığı zamanları hatırlıyorum.
أنا أتذكر عندما كان لديكِ وجبة وزجاجه وفتاة حانه

Üniversiteden mezun olduğum ve meteliksiz olduğum zamanları hatırlıyorum ve gerçekten bir lambaya ihtiyacım olduğunu.
أتذكر عندما كنت مفلساً، وكنت متخرجاً حديثاً من الكلية وكنت شديد الحاجة إلى أمل

Olay yeri inclemenin olmadığı zamanları hatırlıyorum.
أتذكر عندما لم يكن هناك وحدة تحقيق الجرائم

Burada sigara içebildiğin zamanları hatırlıyorum da...
أتعرف ، أنا أتذكر عندما كنت تدخّن سيجارة في اليوم

Sizin altınızın bağlı olduğu zamanları hatırlıyorum, oturma odasına gelir ve
اتذكر عندما كنتم تستخدمون الحفاضات تاتون الى غرفه المعيشه قائيلين

Birlikte ev baktığımız zamanları hatırlıyorum.
اتذكر عندما ذهبنا معاً لنلقي نظرة على المنازل

Evden ayrılmaktan çok korktuğun zamanları hatırlıyorum.
أتذكر حينما كنت خائفةَ جداَ على ترك المنزل

Sizi almaya gücümün yettiği zamanları hatırlıyorum.
أتذكر حينما كان بإمكاني تحمل تكلفته

Bu dağlara geldiğim zamanları hatırlıyorum ve oldukça uygun bir vaziyetteydim.
أتذكّر عندما نزلت من الجبال، وكنت مقيداً لكوني واضح تماماً.

Sadece gölge kuklaları yaptığın zamanları hatırlıyorum.
أتذكّر عندما كنتِ تصنعين دمى الظل السخيفة

Babamla senin o geyiği kovaladığınız zamanları hatırlıyorum.
أنا أذكر عندما كنتم تلاحقون هذا الشيء أنتم و والدي

Acemi olduğumuz zamanları hatırlıyorum.
أتذكّر حينما كنّا مجنّدين.

Seni buraya getirdiği zamanları hatırlıyorum.
لدينا طرقنا الخاصة حسناً، أنا أذكر ذات مرة بأنه إعتاد إحضارك هنا بالأعلى

Yalnız yakalaması imkânsız olanın sen olduğu zamanları hatırlıyorum.
أنا أتذكر وقتاً عندما كان من الستحيل اللإيقاع بكِ وحيده.