Hiçbir işe yaramaz. Bizi ortak çalışıyoruz zannediyorlar. | Open Subtitles | هذا لا يُحدث فرقاً إنهم يعتقدون أننا على تعاونٍ وثيق |
Bir adamla. Beni salak zannediyorlar ama ben salak falan değilim. | Open Subtitles | مع بعض الرجال يعتقدون أني غبي، لكني لست كذلك |
Bu paranın, davanın savunulması için avukatlara ödeyecekleri miktar olacağını zannediyorlar. | Open Subtitles | هم يعتقدون أن هذا هو ما سيتكلفه الأمر حين يدفعونه لمحاميهم بهذه القضية |
Evet, sırf başarım değerlendirmeleri öyle gösteriyor diye bizden üstün olduklarını zannediyorlar. | Open Subtitles | أجل ، يظنون أنفسهم أفضل منا لأن تقارير أداؤهم تناهض تلك الحقيقة |
Tüm o insanlar güvende olduklarını zannediyorlar. Onları uyarmamız lazım. | Open Subtitles | هؤلاء الناس يظنون أنهم بأمان , و لكنهم في خطر كبير |
Onlar benim adamlarım değil. Bunu Tanrı için yaptıklarını zannediyorlar. | Open Subtitles | إنهم ليسوا أعوانى يعتقدون أنهم يقومون بأعمال الرب |
Dahili izleme aygıtı. Kurnaz olduklarını zannediyorlar. | Open Subtitles | أداة التتبع الداخلية يعتقدون بأنّهم أذكياء حقيقيون |
zannediyorlar ki Birimiz bile onları yakalayamazmış. | Open Subtitles | يعتقدون أن الوحيد الذي يلحق بهم هو ذلك الرجل الضخم |
Kürt olduğunu bilmiyorlar. Seni yabancı zannediyorlar. | Open Subtitles | لا يعرفون بأنّك كردي يعتقدون بأنّك أجنبي |
Sadece lezbiyenler... Onlarda gözlüklerimi taktığımda beni kendilerinden zannediyorlar. | Open Subtitles | باستثناء الشواذ الذين يعتقدون اننى واحد منهم عندما ارتدى النظارة |
Tüm şu lanet olası gey Hollywood mafya ibneleri beni seçebilecekleri verici bir ibne zannediyorlar. | Open Subtitles | كل هؤلاء رجال عصابات هوليود الشاذيين يعتقدون بأني مخنث يستطيعون إستغلاله |
Zannetmiyorum. Beni başkası zannediyorlar. | Open Subtitles | لا أعتقد هذا . إنهم يعتقدون أنني شخص آخر |
Ailen gurur duyuyor olmalı. İşe gittiğimi zannediyorlar. | Open Subtitles | أهلك لا بد أن يفخروا بكِ مازالوا يعتقدون أنني أذهب إلى العمل |
Ulusal güvenliği ilgilendiren bir konuda onlara yardım edebileceğimi zannediyorlar. | Open Subtitles | يعتقدون انه يمكنني ان اساعدهم بالامن القومي |
Bizden üstün olduklarını zannediyorlar. Diğer kıyıda doğmuşlar ya! | Open Subtitles | يعتقدون أنهم أفضل منّا فقط لأنهم ولدوا في الجانب الآخر |
Kendilerini Tanrı zannediyorlar, Ama ben değil. | Open Subtitles | انهم يعتقدون انهم الله ، هل تعلم؟ ليس لي. |
Çocuklar limuzinle fotoğraf çekimine geldiklerini zannediyorlar, ...ama çok azını biliyorlar. | Open Subtitles | إذا، الشباب يظنون أنهم يركبون هذه الليموزين من أجل جلسة تصوير ولكنهم لا يعلمون إلا القليل |
Beni burada bütün gün tutarlarsa ifademi değiştireceğimi zannediyorlar, ama yanılıyorlar. | Open Subtitles | إن كانوا يظنون أنهم بإبقائي هنا طول اليوم, سيدفعوني لتغيير قصتي, فهم مخطئون. |
Tarihin en şanlı ve en güçlü surlarını aşabileceklerini zannediyorlar. | Open Subtitles | إنهم يستطيعون أنهم يقدرون على عبور أكبر وأقوى سور فى التاريخ.. |
Onlardan birini gönderdiğine inanamıyorum. Artık bizi kaçık zannediyorlar. | Open Subtitles | لا أصدق بأنك أرسلت واحدة من تلك انهم يظنوننا مجانين الآن |
Travestiliği sirk zannediyorlar. | Open Subtitles | أنهم يخلطون المخنثين وكأنهم مهرجين فى سيرك |
Bende, kendilerine ait olan çeyrek milyon dolar olduğunu zannediyorlar. | Open Subtitles | انهم يعتقدوا أن لدى ربع مليون دولار يخصهم |