Bu çok önemli. Pek çok insan zarar görebilir. | Open Subtitles | إنه أمرٌ هام جداً فربما سيتأذى العديد من الناس |
Evin her tarafında oyuncaklarını bırakmaya başladı, onu biri zarar görebilir diye uyarmamıza karşın hem de. | Open Subtitles | بدأت تتركَ ألعابها مهملة ، بأرجاء المنزل، و قدّ أخبرناها بأن هنالك من سيتأذى. |
Onların aileleri, çocukları var. Birileri zarar görebilir. | Open Subtitles | لديهم عائلات, أطفال قد يتأذى شخص ما |
Bu gerçek hayat, Samuel. İnsanlar zarar görebilir. | Open Subtitles | هذه أحداث واقعية يا "سامويل"، قد يتأذى الناس. |
Sonra kiraları tahsil etmek için, zekâtların o ailelere verildiği söylentisi çıkarsa cemaatimiz zarar görebilir. | Open Subtitles | إن انتشر خبر أننا نحول أموال الزكاة لهذه العائلة لنسترد إيجارنا.. فإن جماعتنا قد تتضرر |
Sana söyleyemem. Biri zarar görebilir. | Open Subtitles | لا يمكننى إخبارك ربما يلحق الضرر بشخص لو أخبرتك |
Evin her tarafında oyuncaklarını bırakmaya başladı, onu biri zarar görebilir diye uyarmamıza karşın hem de. | Open Subtitles | بدأت تتركَ ألعابها مهملة ، بأرجاء المنزل، و قدّ أخبرناها بأن هنالك من سيتأذى. |
Sadece bir kişi zarar görebilir Brian. | Open Subtitles | سيتأذى شخصٌ واحدٌ فقط يا (براين) |
Biri zarar görebilir. | Open Subtitles | قد يتأذى شخص ما |
Bir sürü masum insan zarar görebilir. | Open Subtitles | قد تتضرر الكثير من الناس الأبرياء. |
"Biri zarar görebilir." Ölü insanlarla dolu bir otobüs var! | Open Subtitles | "ربما يلحق الضرر بشخص" هناك حافله ممتلئه بأشخاص قتلى |
"Biri zarar görebilir?" Kim? | Open Subtitles | "ربما يلحق الضرر بشخص" من ؟ |