"zarar verdin" - Translation from Turkish to Arabic

    • أذيت
        
    • آذيت
        
    • لقد آذيتي
        
    • آذيتني
        
    • آذيتَ
        
    • لقد آذيتِ
        
    • أنت أضررت به
        
    • وآذيت
        
    • من الضرر
        
    • قمت بجرح ما
        
    • لقد سببت
        
    • لقد آذيته
        
    Bu grubun yurtdışı seyahat olasılığına çoktan zarar verdin. Open Subtitles لقد أذيت أمكانيات هذه الفرقة بالفعل للسفر إلى الخارج.
    İçeriye davetsiz girdin ve mürettebatıma zarar verdin. Yaşanmış her şeyi bilirim... Open Subtitles لقد دخلت إلى السفينة متطفل , وأنت أذيت طاقمى أنا أرى كل شئ منذ عبورك...
    O iki insana zarar verdin ve beni öldürmek istiyordun. Open Subtitles لقد آذيت هذين الرجلين, و قد كنتَ على وشك قتلي
    Eski kocan seni üzdü diye davamıza zarar verdin. Open Subtitles أنظري لقد آذيت القضية لأن زوجك السابق قام بأذيتك
    İç hepsini. Ava, kendine zarar verdin. Open Subtitles اشربيه كله. "أيفا"، الآن لقد آذيتي نفسكِ.
    Sevgilini memnun etmek için bana zarar verdin bunu da haklı göstereceğini biliyorum. Open Subtitles لقد آذيتني لترضي محبوبه, وأعرف بأنك ستحاول تبرير الامر,لذا دعني أوضح الامر لك.
    Sen burada bağlısın. O ise ayakları üstünde, ölümsüz,.. ...sihir gücü var ve sevdiği insana zarar verdin. Open Subtitles أنتَ مقيّد، و هو حرٌّ خالدٌ لديه سحر و أنتَ آذيتَ فتاته
    Ailene sen zarar verdin. Open Subtitles أنت أذيت عائلتك
    zarar verdin mi? Open Subtitles ، هل أذيت أحداً؟
    Anneme zarar verdin Elena. Bu işi daha nereye kadar götüreceksin? Open Subtitles لقد أذيت أمي يا (إيلينا) إلى متى ستواصلين ذلك؟
    Aileme zarar verdin, seni öldüreceğim! Open Subtitles إذا أذيت عائلتي أنا سوف أقتلك
    Birçok insana zarar verdin, Vince. Kafalarını yumrukladın. Open Subtitles لقد آذيت الكثير من الناس يا فينس لقد لكمتهم في الرأس
    Hiç kendine zarar verdin mi? Veya sana zarar verilmesine izin verdin mi? Open Subtitles هل آذيت نفسك يوما أو عرضت نفسك للأذى بإستثناء الحالات
    Ortadan kaybolunca, markana ciddi bir şekilde zarar verdin ve otel bunun bedelini ödedi. Open Subtitles عندما إختفيت آذيت شعارك بشكل حقيقي والفندق هو من دفع السعر
    - Yeteri kadar insana zarar verdin. Open Subtitles لقد آذيتي الكثير من الناس.
    Çünkü sen de bana zarar verdin. Kalbimi milyonlarca parçaya ayırdın. Open Subtitles لأنكِ آذيتني وحطمتي قلبي إلى بلايين القطع
    Hiç birine zarar verdin mi? Open Subtitles هَلْ سَبَقَ لك أنْ آذيتَ أي أحد ؟
    Seni kazığa oturtmaya hazırlar. Senin yaptığın şey yüzünden. Onlardan birine zarar verdin. Open Subtitles بسبب ما فعلتِه لقد آذيتِ واحداً منهم
    - Olmaz, yeterince zarar verdin zaten. Open Subtitles لا، لا يمكنك. أنت أضررت به بما فيه الكفاية.
    O sırada da pek çok kişiye zarar verdin. Open Subtitles وآذيت أناس كثر بتلك الأفعال
    Yeterince zarar verdin! Open Subtitles و كفاكِ ماسببتيه من الضرر و عودي لمنزلكِ
    Her operasyonda, bir yaralaman var, ortalma 3 kişiye zarar verdin. Open Subtitles وفي كل حالة قمت بجرح ما معدله 2.8 شخص
    Bir günlük yeterince zarar verdin. Open Subtitles لقد سببت ما يكفي من الضرر ليوم واحد
    - Olmaz, yeterince zarar verdin zaten. Tamam be tamam. Open Subtitles لا، لا يمكنك، لقد آذيته بما يكفي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more