Gerçek zayıflıklarım, gerçek tahminlerim hakkında birdenbire şeffaf olmak benim işime gelir, çünkü bilirim ki eğer başarısız olursam suçlanmayacağım, yardım etme ya da yardım isteme konusunda başarısız olmak dışında. | TED | فجأة يصبح من مصلحتي أن أكون شفافاً من ناحية نقاط ضعفي الحقيقية، توقعاتي الحقيقية، لأني أعلم أنني لن أٌلام إن فشلت، لكن الأمر مختلف إن فشلت في المساعدة أو طلب المساعدة. |
Başarısızlıklarım, zayıflıklarım, mutsuzluklarım için kimi suçlayacağım şimdi? | Open Subtitles | على من سألقي اللوم بسبب فشلي و ضعفي و تعاستي |
Ve annem, korumaya yemin ettiğim tek insan, zayıflıklarım yüzünden öldü. | Open Subtitles | وأمي... الشخص الوحيد الذي أقسمت على حمايته ميتة بسبب ضعفي |