Kareem, Arnie Zellman'ın dediğine göre bu anlaşma sonucu hepimiz 250'şer bin dolar alabilirmişiz. | Open Subtitles | كريم، يَقول آرني زيلمان أننا يُمكنُ أن نَنال أكثَر مِن 250 ألف دولار للواحِد مِن التَسويَة |
Evet. Az önce Meclis Üyesi Zellman ile konuştum. | Open Subtitles | نعم، لقد تحدثتُ إلى عضو الهيئة التشريعيّة (زيلمان) |
Evet, Koç Zellman birinin seninle konuşmaya geleceğini söylemişti. | Open Subtitles | أجل. المدرّب (زيلمان) قال أن المُتعهد سيأتي ويتحدّث إليك. |
Babam okula gidip Koç Zellman' a artık futbol oynamayacığı söylemiş. | Open Subtitles | ) (أبي ذهب إلى المدرسة وأخبر المدرّب (زيلمان أنني لا أستطيع لعب كرة القدم مجددًا. |