"zenciyle" - Translation from Turkish to Arabic

• الزنجي
• زنجي
• زنجيه

Bu zenciyle John Ruth'un, seni tehlikenin tam ortasına attığını görmüyor musun?
ألا ترى أن هذا الزنجي و جون روث قد وضعوك وسط الخطر؟

Kuzenim Derek su an hapiste... bir zenciyle beraber calisiyor ve ona kafayi yedirtiyor.
ابن عمي ديريك هو الآمر الآن يعمل بجانب زنجي .. يقود الزنجي إلى الجنون

Kuzenim Derek şu an hapiste... bir zenciyle beraber çalışıyor, ona kafayı yedirtiyor.
ابن عمي ديريك هو الآمر الآن يعمل بجانب زنجي .. يقود الزنجي إلى الجنون

"Sen pis bir zenciyle yatan fahişeden başka bir şey değilsin, pis bir zenciyle yatan fahişe, pis bir zenciyle yatan fahişe. "
أنت لا شيء سوى قذرة عاهرة عاشقة زنجي قذرة عاهرة عاشقة زنجي قذرة عاهرة عاشقة زنجي

Polonyalı, bir zenciyle evli.
البولندي تزوج زنجيه

Bakın, sizin gözünüzde o zenciyle işbirliği yaptığım için haksızım, sizi meme trafiğinden uzak tuttuğum için.
انظُر، أعرفُ أني لم أكُن مُنصفاً معكُم بصفي إلى جانب ذلكَ الزنجي و إخراجكُم من تجارة المخدرات

William o zenciyle eşit pay alacağımızı düşünüyorsa başına gelecekler var.
اذا اعتقد ويليام اننا سناخذ نفس الحصه مع ذلك الزنجي فانه سيحصل على شيء اخر

O çelimsiz zenciyle niye bu kadar ilgileniyorsun?
لم تهتمين بشدة لذلك الزنجي النحيل على أية حال؟

İstediğini yapabilmek için beni kapı dışarı etmek isteyen... bu tanımadığın zenciyle yaşarken ben ne hissediyorum, biliyor musun?
كيف تردينني أشعر وأنتِ تعيشين مع هذا الزنجي المجرم... ً الذي لا تعرفينه والذي يريد أن يطردني كي يفعل مايريده؟

40 yıllık zenciyle niye uğraşıyorsun ki?
ما سبب إهتمامك بذلك الزنجي بعمر 40 سنة؟

Do-Good ise fıstıklı şekerlemesini paylaşmıştı... zenciyle.
"دوجود " يشارك حبة الفول السوداني الهشة خاصته مع ... الزنجي الجديد

O zenciyle barışmadın mı daha?
هل تصالحتي مع ذلك الزنجي (جودي) بعد؟

Şu zenciyle takılıyordu Ridgeley.
(تعرفوا , وكان مع ذلك الزنجي (ريجلي

Bir zenciyle sevişirken en iyi arkadaşı da beni arkadan becermişti.
في إحدى المرات تضاجعتُ مع رجل زنجي بينما كان صديقه المفضل ورائي

Bu kadar marifetli ve zeki bir zenciyle kolay kolay karşılaşamazsınız.
لن تقابل ابداً زنجي بمثل هذه القدرة و الكفاءة و البراعة مثل هذا

bir zenciyle karşılaşmak olan bir polisin... bok böceği gibi ezilmesi olacak.
زنجي ذو صلات سياسية ليسحقه كحشرة

Arabada üniforma içinde çiçek gibi açmış bir zenciyle oturuyorum.
انا اقود السيارة مع زنجي متباه بزيه

Bir zenciyle evlenmek istiyor.
تكون راغبه بالزواج من زنجي

Çünkü bir keresinde bir zenciyle olmuştum.
لأنه صادف ذات مرة وضاجعت زنجي