"zevk için" - Translation from Turkish to Arabic

    • للمتعة
        
    • من أجل المتعة
        
    • لأجل المتعة
        
    • أجل المرح
        
    • من اجل المتعة
        
    • للمتعه
        
    • للتسلية
        
    • السعادة العظيمة
        
    • ذلك للمرح
        
    Ben sadece içerde tanık olduğun şeyin, zevk için olmadığını bilmeni istiyorum. Open Subtitles أنا فقط أريدك أن تعرف أن ما رأيته هناك لم يكن للمتعة
    Son zamanlarda zevk için yaptığım tek şey kendime Coca Cola almak. Open Subtitles تعرف, الشيء الوحيد الذي.. أفعله للمتعة هذه الأيام أن اشرب الكوكا كولا
    Hergün ton balığı ve süt var, ve yalnızca zevk için fare avlayacaksın. Open Subtitles ستحصل على اللبن والسمك كل يوم وستصطاد الفئران للمتعة فقط
    Onun yerine ucuz bir zevk için boş yere bahis oynamaya gittin. Open Subtitles عوضاً عن هذا، كنت تقامر من أجل المتعة الرخيصة لإرضاء لا شيء
    O zevk için, onun zihin , vücudu ile zevk sağlamak gerekiyor değil. Open Subtitles ،وهي بحاجة إلى تحقيق المتعة مع جسدها وليس مع خيالها، من أجل المتعة
    Bence tropiklerde insanlar zevk için içiyorlar. Open Subtitles أعتقد أنّ النّاس في المناطق الإستوائيّة المداريّة يشربون لأجل المتعة
    Dostlarla birlikte olmaktan bahsediyorum, hiçbir şey yapmadan, zevk için şarkı söylemekten. Open Subtitles أتحدث عن تعليقك مع أصدقائك أتعلم ,عدم فعل شئ و الغناء من أجل المرح
    Ben zevk için fayans döşemiyordum böylece zeminler pürüzsüz oluyordu. Open Subtitles لم تكن وضع القبعة من اجل المتعة, لكن الكثير من الناس كانوا في القاع يوما.
    Evet, zevk için cinayet işleyen adamsın. Open Subtitles انا اكثر من ان اكون مبتزك نعم، انت رجل تقتل للمتعه
    Bu vibratörlerin tanesi 25 papel - böylesine bir zevk için bir sürü alıcı bulunur. Open Subtitles هذا الجهاز تكلفته 25 جنيه دعوة للمتعة هذا ماسوف يتلقاه المستلمون
    İnsanların bunu sırf zevk için yaptığına inanmıyorum. Open Subtitles إنه يقول أنني رشيقة جدا لا اصدق أن الناس يفعلون هذا للمتعة
    Altınlar, incik boncuklar ya da sırf zevk için yapıyorlar. Open Subtitles يقومون بهذا طمعاً في الذهب والحلي أو للمتعة فقط
    Ya da çılgınca bir düşünce ama pek çok çocuğun yaptığı gibi zevk için kendi aldı. Open Subtitles فكرة جامحة.. قام بتناولها هو بنفسه للمتعة كما يفعل الأولاد عادةً
    Yani, zevk için besleniyorlar, ama bu durumda değil, yani arkalarında iz bırakacaklarsa beslenmiyorlar. Open Subtitles أعني , أنهم يتغذون للمتعة , لكن ليس بالحالة هذة , ليْس بِترك أثر خلفهم
    İş üstünde, sadece anlık zevk için cinayet işliyor. Open Subtitles إنّه يرتكب جريمة قتل للمتعة الفوريّة، التي يستوحيها من التصرّفات.
    Bazılarının tersine ben zevk için öldürmem. Open Subtitles أنا لا أقتل من أجل المتعة على خلاف البعض
    Ben başkası gibi, zevk için adam öldürmem. Open Subtitles أنا لا أقتل من أجل المتعة على خلاف البعض
    Johnny, bir insanı, zevk için kendi hayatını riske atmaya sürükleyen şey nedir? Open Subtitles يا جوني، ما الذي يدفع شخص للمخاطرة بحياته من أجل المتعة
    Ben, zevk için değil bilgi için işkence yaparım. Open Subtitles بزماني، كنّا نعذّب للحصول على المعلومات، لا لأجل المتعة
    David Hagan gibi birine sırt çevireyim de beni öldürsün, sonra tüm ailemi öldürsün... ve sonra köpeğimi öldürür, sadece zevk için. Open Subtitles لو رفضت رجلاً مثله فسيقتلني ثم يقتل عائلتي كلها وبعدها يقتل قلبي من أجل المرح فحسب
    Neden ben seni sadece zevk için boğazlamadan önce acele edip gebermiyorsun? Open Subtitles Why don't you fuckin' hurry up and die قبل ان اقتلك من اجل المتعة فقط
    Bu işi zevk için yapıyorum. Open Subtitles أفعل ذلك للمتعه فهمت؟
    Ne eğitim ne de zevk için İlgilendiğim bir konu alanı olduğunu söyleyemeyeceğim. Open Subtitles ليس أمراً دخلته كمجال للدراسة سواء للعمل أو للتسلية
    Her şeyden önce, seni ellerimle öldürmenin vereceği katıksız zevk için. Open Subtitles .. أوّل شيء لأجل السعادة العظيمة في أن أقتلكَ بنفسي
    Bunu sadece zevk için yapıyorum. Open Subtitles لكن قد أستمر بفعل ذلك للمرح فحسب.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more