Burma zincirlenmiş halde, Zimbabve ise bir insanlık trajedisi, Sudan'da önleyebileceğimiz savaşlardan ötürü binlerce insan sebepsiz yere katloldu. | TED | بورما في الأغلال، زيمبابوي هي مأساة إنسانية، وفي السودان مات الآلاف من الناس بغير ضرورة لحروب كان بمقدورنا منعها. |
Zimbabve'de elle toplanmış, dokuma tezgahında dokunmuş organik pamuktan yapılmış. Sonrasında elle 24 kez çivit mavisine daldırılmış. | TED | انه مصنوع من قطن عضوي مقطوف يدويا من زيمبابوي تم غزله ونسجه ثم صبغ بالغمس يدويا في الصبغ الأزرق النيلي الطبيعي 24 مرة |
Zimbabve'de çocukluğumdaki okul günlerimi ve okuldaki diğer çocukları düşünüyorum. | TED | أفكّرُ في أيام مدرستي الابتدائية في زيمبابوي وبالأطفال الآخرين الذين كنت معهم في المدرسة. |
Güney Afrikalıları, Zimbabve'lileri, Ganalıları, Nijeryalıları takip etmelisin. | TED | عليكي أن تتابعي أفراد من جنوب أفريقيا ومن زمبابوي و غانا و نيجيريا. |
Zimbabve bağımsızlığını kazanınca bir tanesi hariç tüm kuşların anıtları iade edildi. | TED | بعد أن حصلت زمبابوي على استقلالها، جميع الطيور باستثناء واحد أعيدت إلى النصب التذكاري. |
Peckham'daki halası da, onu alıp Zimbabve'ye göç etmiş. | Open Subtitles | بعدها هاجر من زمبابوي ولجا الى عمته في بيكهام |
Kırsal Zimbabve'de tuğla yapımını öğreten Michelle gibi. | TED | مثل ميشيل، التي تُعلم صناعة الطوب في ريف زيمبابوي. |
Ben büyürken kırsal Zimbabve'de köyümde bir büyüğüm bir keresinde okula giderken karşılaştığım zorlukları anlattı. | TED | عندما كنت أكبر، سيدة كبيرة في قريتي في ريف زيمبابوي عندما وصفت التحديات التي واجهتها للذهاب إلى المدرسة |
- Ben Zimbabve latte alayım. Ben de Kenya cappucino. | Open Subtitles | اوه,سأخذ زيمبابوي مع الحليب سأخذ كينيا مع الكابتشينو |
Daha sonra Büyük Zimbabve mimarisinin çok sofistike olduğunu, Afrikalılar tarafından inşa edilemeyecek kadar özel olduğunu yazdı. | TED | وقد كتب لاحقًا أن الهندسة المعمارية المعمول بها في زيمبابوي العظمى كانت شديدة التعقيد، واستثنائية جدًا بأن تُبنى من قبل الأفارقة. |
Ve eğer Mauch "Büyük Zimbabve veya büyük taş bina nereden geldi?" sorusuna gerçekten bir cevap bulmak isteseydi, | TED | ولو أراد ماوخ إيجاد الجواب لسؤاله، "من أين جاءت زيمبابوي العظمى أو ذلك المبنى الحجري الكبير؟" |
arayışına Büyük Zimbabve'nin 1.600 km uzağından, kıtanın doğu ucu olan, Afrika'nın Hint Okyanusu ile buluştuğu yerden başlaması gerekirdi. | TED | كان يتوجب عليه البدء بمهمته على بعد ألف ميل من زيمبابوي العظمي، على الطرف الشرقي من القارة، حيث تلتقي أفريقيا بالمحيط الهندي. |
Büyük Zimbabve'nin çiçek açması garip bir an değildi. | TED | إن ازدهار زيمبابوي العظمى ... لم يكن لحظة نزوة. |
Zimbabve'deki yöneticileri bağlamak hiç de zor olmadı, öyle değil mi? | Open Subtitles | تصبح مفيدة عند التعامل مع النظام في زمبابوي |
Zimbabve'deki yöneticileri bağlamak hiç de zor olmadı, öyle değil mi? | Open Subtitles | تصبح مفيدة عند التعامل مع النظام في زمبابوي |
Hayır, bazı uzak arazi, Zimbabve ya da bir şey gibi bulunmaktadır. | Open Subtitles | لا ، إنه في جزيرة بعيدة مثل "زمبابوي" أو شيء ما |
Zimbabve'nin halkını küçük görmeyin. | Open Subtitles | الاترى بان شعب زمبابوي شعب ثائر |
Altı sene önce de, Zimbabve'ye geri dönmüş. | Open Subtitles | قبل رجوعه الى زمبابوي قبل 6 اعوام |
Zimbabve ile ilgili son beş seneye ait tüm istihbarat kayıtlarını istiyorum. | Open Subtitles | مع زمبابوي خلال السنوات الخمس الاخيرة |
Zimbabve ile ilgili son beş seneye ait tüm istihbarat kayıtlarını istiyorum. | Open Subtitles | مع زمبابوي خلال السنوات الخمس الاخيرة |
1930'da Weimar Cumhuriyeti'nde daha yeni 2008'de Zimbabve'de ekmek gibi temel ihtiyaçların fiyatları her gün ikiye katlanıyordu. | TED | فكروا في جمهورية فايمارعام 1930. وزيمبابوي في الآونة الأخيرة في عام 2008، عندما كانت تتضاعف أسعار السلع الأساسية مثل الخبز كل يوم. |