Eski okulunu ziyaret etmeyi kabul etmek için henüz çok geç değil. | Open Subtitles | انه ليس متأخرا عليك أن تغير عقلك حول إعادة زيارة لمدرستك القديـمة |
Hiç aşağı mahalledeki *metodist kilisesini ziyaret etmeyi düşündünüz mü? | Open Subtitles | هل فكرتما في زيارة الكنيسة الميثودية الواقعة في نهاية الشارع؟ |
Gizlice Marthe Daubreuil'ü ziyaret etmeyi planlıyordu, ama istasyon şefi tarafından görüldü. | Open Subtitles | وقرر زيارة مارثا دوبرييه سرا ولكن ناظر المحطة رآه |
Akiba'nın ekibi mezarı gizlice ziyaret etmeyi düşünüyor. | Open Subtitles | يخطط أحمد والجماعة لزيارة القبر بشكل سري. |
Onu ziyaret etmeyi bırakmıyorum çünkü yalnız, ...geçenlerde çocuğunun doğum günü olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لم أتوقف عن زيارتها لأنها وحيدة و أخبرتني أنه عيد ميلاد ابنها |
Bizim çocuklarımız Hindistan ziyaret etmeyi bile sevmez, nasıl Hintli bir kız seçecekler? | Open Subtitles | . أبنائنا لا يريدون زيارة الهند فما بالك باختيار عروس هندية؟ |
Anlamadığım nasıl ziyaret ettiğiniz şu Amerika kıtasındaki herbir aptal savaş alanını,... fakat bir evin tek kızını ziyaret etmeyi ayarlayamadığınızı. | Open Subtitles | كل أحمق غبي في الولايات المتحدة. ولكنكما لا تستطيعان زيارة إبنتكما الوحيدة. |
Beni dokuz yıl önce ziyaret etmeyi bırakan, beş yıl öncede beni boşayan kişiden mi bahsediyorsun? | Open Subtitles | تقصد امرأة الذي توقف عن زيارة لي قبل تسع سنوات ؟ الذي طلقني منذ خمس سنوات؟ |
-Hani büyükanneni ziyaret edecektin? Evet kanka, ne zamandır büyükanneyi ziyaret etmeyi erteleyip duruyorsun. | Open Subtitles | أجل، يا رجل، أنت أجلت زيارة جدتك لفترة طويلة |
Gerçek şu ki, yeğenlerimi ziyaret etmeyi seviyorum ama eve dönmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة، أحب زيارة بناتِ أخواتي لكن لا أطيق انتظار عودي للمنزل |
Kızım cuma günü münazarasını kazandı oğlum cumartesi futbolda gol attı ve karım da annesini bensiz ziyaret etmeyi kabul etti. | Open Subtitles | ابنتي فازت بمناضرتها الجمعة، ابني سجل هدف السبت وزوجتي قبلت زيارة أمها بدوني |
Avludaki Kış Harika Diyarı'nı ziyaret etmeyi de unutmayın. | Open Subtitles | لاتنسو زيارة أرض العجائب الشتوية في ساحة الجامعه |
Annene ziyaret etmeyi uzun bir süre önce bıraktım. | Open Subtitles | لقد فقدت الأمل من زيارة أمك منذ فترة طويلة |
Mutlaka memnun olarak ayrılacağınızı bilseydiniz Büyük Porsiyon müessesini ziyaret etmeyi ne oranda arzulardınız? | Open Subtitles | ايمكن ان تكون اكثر او اقل ميلاناً لزيارة مؤسسة جريت شيكس اذا علمت ان رضاك مضمون؟ |
Majesteleri bugün mahallemizi ziyaret etmeyi planlıyor. | Open Subtitles | سيادته يخطط لزيارة حيّنا اليوم |
Onu ziyaret etmeyi kestikten sonra bile. | Open Subtitles | حتى بعد توقف القادمين لزيارة . |
Ailem ziyaret etmeyi bırakalı uzun zaman oldu. Bende ona eşlik etmek için her fırsatta buraya geliyorum. | Open Subtitles | توقفا والديّ عن زيارتها منذ وقت طويل، لذا آتي إلى هنا قدر استطاعتي لأسليها |
Liseden sonra ondan utandığım için ziyaret etmeyi bıraktım. | Open Subtitles | توقفت عن زيارتها حين التحقت بالمدرسة الثانوية لأنى كنت مَخزيّة للغاية |
Bugün dedeni ziyaret etmeyi unutma. | Open Subtitles | واليوم هو الثلاثاء, لذا، لا تنسى أن تزور جدك. |
Seni hapishanede ziyaret etmeyi ya da çocukların babalarını ziyaret etmesini ve onları tek başıma büyütmeyi istemiyorum. | Open Subtitles | ... لا أُريد أن ازورك في السجن ... مثلما أزور أباك |
Size daha önce söylediğim gibi, beni burada ziyaret etmeyi reddediyor. | Open Subtitles | كما حدثتكم من قبل انها ترفض ان تزورني هنا |
Aslında, onu ziyaret etmeyi düşünüyordum. | Open Subtitles | في الحقيقة فكرت بأنني سأقوم بزيارته |
Noel'de onları ziyaret etmeyi her zamankinden çok istiyorum. | Open Subtitles | أفكّر أكثر من أيّ وقت مضى أن علينا زيارتهم بعيد الميلاد. |