Zor günler geçiriyor ama şu ana kadar iyi idare- | Open Subtitles | انه يمر بوقت صعب لكن لغاية الان انه يتعامل معه |
Zor günler geçiriyor ama şu ana kadar iyi idare- | Open Subtitles | انه يمر بوقت صعب لكن لغاية الان انه يتعامل معه |
Lisa, heceleme yarışmaları Zor günler geçiriyor. | Open Subtitles | ليزا المنافسة في التهجئة تمر بأوقات صعبة |
Belki adam Zor günler düştü, bilmiyorum. | Open Subtitles | انا لا اعرف, ربما الرجل يمر بأوقات عصيبة |
- Biraz Zor günler geçirdim. - Şimdi her şey yolunda. | Open Subtitles | لقد كنت أعاني من وقت عصيب فحسب الامور تحسنت الآن |
Emily çok Zor günler geçirdi. Şimdi de yeni aileye mi alışacak? | Open Subtitles | إيميلي تعاني من وقت صعب والآن عليها التأقلم مع عائلة جديده |
Zor günler geçirdiğimi biliyorum ama bunu hatırlatman aptalcaydı. | Open Subtitles | لقد مررت بوقت صعب لكنك لم تكن بحاجة لكي تذكره بهذا يكفي أنه قد أعطاك اسمه |
Oğlum okulda Zor günler geçiriyor. Bugün eve yine ağlayarak dönmüş. | Open Subtitles | .يمر ابني بوقت صعب في المدرسة .عاد للمنزل يجهش بالبكاء مجدداً اليوم |
Bak, ben de yakın zamanda çok Zor günler geçirdim ve duygularımın seyrini değiştirmeye yarayan bir şey buldum. | Open Subtitles | هل تعلمين ماذا ؟ لقد مررت بوقت صعب جدا ولقت وجدت شيء ساعدني جدا |
Zor günler geçirdiğimizi biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أننا مررنا بأوقات صعبة مؤخراً |
Annen Zor günler geçirdiğini söyledi. | Open Subtitles | لقد أخبرتني أمك بأنك تمر بأوقات صعبة |
Son zamanlarda Zor günler geçirdim, tamam mı? | Open Subtitles | - لقد مررت بأوقات صعبة مؤخراً , حسناً؟ |
Zor günler geçirdik, ama iyiyiz. | Open Subtitles | لقد مررنا بأوقات عصيبة , لكننا بخير |
Daha önce de Zor günler geçirdik. | Open Subtitles | لقد مررنا بأوقات عصيبة |
Zor günler geçirdiğinizi biliyorum, bu yüzden yaranızı deşmek istemem. | Open Subtitles | أننى أعلم أنه وقت عصيب لكما لذا سوف لا أقحم نفسى فى أحزانكم |
Bizi Zor günler bekliyor diyorsam bana inanmalısınız. | Open Subtitles | صدقوني عندما أقول لكم أن هناك وقت عصيب بانتظارنا |
Henry ve ben Kim öldüğünde Zor günler geçirmiştik. | Open Subtitles | أَعْني, هنري عانى من وقت صعب عندما توفيت كيم , لذا. |
Gerçekten sağlam bir adam diyordum. Teşekkürler. Son zamanlarda Zor günler geçiriyorum. | Open Subtitles | شكراً ، ولكنني كنت أواجه وقتاً عصيباً مؤخراً |
Ve Zor günler için kim bir şeyler biriktirmedi ki? | Open Subtitles | وأحزروا من لمّ يحتفظ بأي شيء "ليوم ممطر=يوم عصيب" ؟ |
Tabii ki uyuşturucularla ve bağımlılığın getirdiği ruh hâliyle çok Zor günler geçirdi. | Open Subtitles | وطبعاً واجهت أوقاتاً عصيبة مع المخدرات، وأيضاً شخصيتها بعد ذلك |
Hepimiz çok Zor günler geçirdiğini ve ikinizi de çok özlediğini biliyorduk. | Open Subtitles | كلنا نعرف انه كان يمر بوقت عصيب جداً و كان يفتقدكم جداً |