"zor günler" - Translation from Turkish to Arabic

    • بوقت صعب
        
    • بأوقات صعبة
        
    • بأوقات عصيبة
        
    • وقت عصيب
        
    • وقت صعب
        
    • وقتاً عصيباً
        
    • ليوم ممطر
        
    • أوقاتاً عصيبة
        
    • بوقت عصيب
        
    Zor günler geçiriyor ama şu ana kadar iyi idare- Open Subtitles انه يمر بوقت صعب لكن لغاية الان انه يتعامل معه
    Zor günler geçiriyor ama şu ana kadar iyi idare- Open Subtitles انه يمر بوقت صعب لكن لغاية الان انه يتعامل معه
    Lisa, heceleme yarışmaları Zor günler geçiriyor. Open Subtitles ليزا المنافسة في التهجئة تمر بأوقات صعبة
    Belki adam Zor günler düştü, bilmiyorum. Open Subtitles انا لا اعرف, ربما الرجل يمر بأوقات عصيبة
    - Biraz Zor günler geçirdim. - Şimdi her şey yolunda. Open Subtitles لقد كنت أعاني من وقت عصيب فحسب الامور تحسنت الآن
    Emily çok Zor günler geçirdi. Şimdi de yeni aileye mi alışacak? Open Subtitles إيميلي تعاني من وقت صعب والآن عليها التأقلم مع عائلة جديده
    Zor günler geçirdiğimi biliyorum ama bunu hatırlatman aptalcaydı. Open Subtitles لقد مررت بوقت صعب لكنك لم تكن بحاجة لكي تذكره بهذا يكفي أنه قد أعطاك اسمه
    Oğlum okulda Zor günler geçiriyor. Bugün eve yine ağlayarak dönmüş. Open Subtitles .يمر ابني بوقت صعب في المدرسة .عاد للمنزل يجهش بالبكاء مجدداً اليوم
    Bak, ben de yakın zamanda çok Zor günler geçirdim ve duygularımın seyrini değiştirmeye yarayan bir şey buldum. Open Subtitles هل تعلمين ماذا ؟ لقد مررت بوقت صعب جدا ولقت وجدت شيء ساعدني جدا
    Zor günler geçirdiğimizi biliyorum. Open Subtitles أعرف أننا مررنا بأوقات صعبة مؤخراً
    Annen Zor günler geçirdiğini söyledi. Open Subtitles لقد أخبرتني أمك بأنك تمر بأوقات صعبة
    Son zamanlarda Zor günler geçirdim, tamam mı? Open Subtitles - لقد مررت بأوقات صعبة مؤخراً , حسناً؟
    Zor günler geçirdik, ama iyiyiz. Open Subtitles لقد مررنا بأوقات عصيبة , لكننا بخير
    Daha önce de Zor günler geçirdik. Open Subtitles لقد مررنا بأوقات عصيبة
    Zor günler geçirdiğinizi biliyorum, bu yüzden yaranızı deşmek istemem. Open Subtitles أننى أعلم أنه وقت عصيب لكما لذا سوف لا أقحم نفسى فى أحزانكم
    Bizi Zor günler bekliyor diyorsam bana inanmalısınız. Open Subtitles صدقوني عندما أقول لكم أن هناك وقت عصيب بانتظارنا
    Henry ve ben Kim öldüğünde Zor günler geçirmiştik. Open Subtitles أَعْني, هنري عانى من وقت صعب عندما توفيت كيم , لذا.
    Gerçekten sağlam bir adam diyordum. Teşekkürler. Son zamanlarda Zor günler geçiriyorum. Open Subtitles شكراً ، ولكنني كنت أواجه وقتاً عصيباً مؤخراً
    Ve Zor günler için kim bir şeyler biriktirmedi ki? Open Subtitles وأحزروا من لمّ يحتفظ بأي شيء "ليوم ممطر=يوم عصيب" ؟
    Tabii ki uyuşturucularla ve bağımlılığın getirdiği ruh hâliyle çok Zor günler geçirdi. Open Subtitles وطبعاً واجهت أوقاتاً عصيبة مع المخدرات، وأيضاً شخصيتها بعد ذلك
    Hepimiz çok Zor günler geçirdiğini ve ikinizi de çok özlediğini biliyorduk. Open Subtitles كلنا نعرف انه كان يمر بوقت عصيب جداً و كان يفتقدكم جداً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more