Soruşturma derken ofisime zorla girip hasta kayıtlarını çalmayı kastediyorsunuz. | Open Subtitles | ، عن طريق التحقيق تقصد إقتحام مكتبي وسرقة سجلات المرضى |
Evlerine zorla girip duvarlarını spreyle boyadın, öyle değil mi? | Open Subtitles | إقتحام منزلهم، الرسم على الجدران ، اليس كذلك؟ |
Bu insanlara verdiğin onca sözlere rağmen Meisner'in dükkanına zorla girip bu silahı çaldın. | Open Subtitles | بالرغم من وعودك لكل هؤلاء الناس .. مع ذلك اقتحمت متجر خردوات ميزنر وسرقت هذا المسدس |
- Daha ziyade evine zorla girip ırzına geçiyormuş gibi duruyor ama. | Open Subtitles | إنها تبدو كأغنية عن رجل يقتحم شقتك و ثم يغتصبك |
Bir profösörün odasına zorla girip, sonra da onu cinayetle suçluyorsunuz. | Open Subtitles | أنتما اقتحمتما مكتب البرفسور ولديكما الجرأة لاتهامة بالقتل ؟ |
- İki erkek. Eve zorla girip, onu öldürdüler. | Open Subtitles | -رجلين , أقتحموا المنزل وقاموا بقتلهِ |
Mesajının ne olduğu umurumda değil. Zach'i öldürdü. Evime zorla girip cesedi oraya bıraktı. | Open Subtitles | لا آبه لفحوى الرسالة، قد قتل (زاك) واقتحم شقّتي وألقى جثّته هناك |
Kimse evinize zorla girip kafanızı tuvalete sokmuyor. | Open Subtitles | لا أحد من الأولاد البيض يهتم لأنكم ما وجدتم ناس يقتحمون غرفكم أو يدفعوا رؤسكم في المراحيض. |
Benim arabama zorla girip etrafı soruşturan adam buydu. | Open Subtitles | هذا هو الرجل الذي اقتحم سيارتي وأسأل من حولي عن العقول. |
Peki kim, zırhlı bir araca zorla girip muhafızı öldürür ama parayı almadan gider? | Open Subtitles | من يقوم باقتحام سيارة مصفّحة , يقتل الحارس و لا يأخذ النقود ؟ |
Tartışmamızı mı yoksa dairene zorla girip, seni iç çamaşırlarımla bağlayıp tüm gece oynaşmayı isteyecek kadar beni tahrik etmeni mi? | Open Subtitles | صراعنا أو حقيقة أنّني تحمّستُ أردتُ إقتحام شقّتكَ ـ و أربطكَ بملابسي الدّاخليّة، و أعبث معكَ اليل كلّه ـ أذلك ما تعنيه "إعبث"؟ |
Bir daha ki sefere, bir bilgi-bileşim merkezine zorla girip bir şeyler yürüteceğini önceden haber verirsen minnettar kalırım. | Open Subtitles | في المرة القادمة التي ستفعل بها شئ... {\pos(192,220)}مثل, لا أعلم, ربما إقتحام مكتب المركز الإندماجي... -{\pos(192,220)}سأقّدر إطلاعيّ على الأمور |
Evime zorla girip, başıma silah dayadın. | Open Subtitles | , أنت اقتحمت منزلي و تصوب مسدساً إلى رأسي |
Okulunu bombalamaktan bahsediyor. Ki bunu evine zorla girip flaş belleğini çaldığın için biliyorsun. | Open Subtitles | و الذى تعرفه لأنك سرقت ذاكرته و اقتحمت منزله |
İçeri zorla girip, öldürmüşüm. | Open Subtitles | لقد اقتحمت المكان هكذا و قتلته |
Evime zorla girip bana bir şeyler yapana kadar götünüzün üstünde oturacak mısınız? | Open Subtitles | تجلس بلا حراك حتى يقتحم منزلي ويفعل ليّ ما لا يعرفه أحد فقط الله؟ |
Kim kuyumcuya zorla girip, mücevher çalmaz? | Open Subtitles | من يقتحم متجر مجوهرات ويترك المجوهرات؟ |
Bir profesörün odasına zorla girip, sonra da onu cinayetle suçluyorsunuz. | Open Subtitles | أنتما اقتحمتما مكتب البرفسور ولديكما الجرأة لاتهامة بالقتل ؟ |
Eve zorla girip, onu öldürdüler. | Open Subtitles | أقتحموا المنزل وثم قتلوه. |
Arkadaşları eve zorla girip Louisa'yı öldürdü. | Open Subtitles | واقتحم صديقه المكان وقتل"لويزا". |
İş yerlerime zorla girip havaya uçuruyorlar. | Open Subtitles | كانوا يقتحمون و يفجرون القنابل في مواقع عملي |
Önceden tasarlanıp tasarlanmadığını hala soruşturuyoruz fakat görünüşe göre fail, Tanakaların laboratuvarına zorla girip NZT aramış. | Open Subtitles | مازلنا نتحرى إذا كانت الجريمه مع سبق الإصرار عليه، ولكن يبدو ان المعتدي الذي اقتحم المختبر |
Birinin içeri zorla girip girmediğini anlamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول أن أرى إن قام أحدٌ باقتحام المنزل. |