"zorunda da değilsin" - Translation from Turkish to Arabic

    • ليس من الضروري أن
        
    • ولا يتوجب عليك
        
    • وليس عليك
        
    • وليس عليكِ
        
    Beni tanımıyorsun, bana inanmak zorunda da değilsin, ama bugün oradaki gerçek ben değildim. Open Subtitles اسمع يارجل , أنت لا تعرفنى و ليس من الضروري أن تَصدقُني لكننى لم أكن على طبيعنى اليوم
    Ama emin değilsen Carl'la evlenmek zorunda da değilsin. Open Subtitles لَكنَّك ليس من الضروري أن تَتزوّجُ كارل إذا أنت لَسْتَ متأكّدَ.
    Yemek zorunda da değilsin. Open Subtitles ليس من الضروري أن تأكليه.
    Ve gelmek zorunda da değilsin. Open Subtitles ولا يتوجب عليك المجيء
    Ve ayırmak zorunda da değilsin. Open Subtitles ولا يتوجب عليك العطاء
    Benim için ağır çalışmak zorunda değilsin, ve sabırlı olmak zorunda da değilsin. Open Subtitles ليس عليك العمل بجد لأجلي وليس عليك ان تكون صبوراً
    Beni sevmek zorunda da değilsin, ama arabada yaşamamalısın. Open Subtitles وليس عليك أن تحبني ولكن لا يمكنك العيش في سيارتك
    Gel hadi, perişan hâldesin. En azından eve sağ salim ulaştığından emin olayım. Benimle konuşmak zorunda da değilsin. Open Subtitles إنكِ مُشوّشة, فقط دعيني أطمئن على وصولكِ .للمنزل بخير, وليس عليكِ قول كلمة لي
    Ve o divanda uyumak zorunda da değilsin. Open Subtitles وليس عليكِ أن تنامي على تلك الأريكة
    Benimle konuşmak istemediğini biliyorum, ...konuşmak zorunda da değilsin. Open Subtitles وأنا أعلم أنكِ لا تريدين التحدث معي وليس عليك ذلك.
    Bana bakmak zorunda da değilsin. Open Subtitles وليس عليك النظر الى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more