"zoruyla" - Translation from Turkish to Arabic

    • تحت تهديد
        
    • أجبره
        
    • تهديد السلاح
        
    Silah zoruyla grubumuzdan iki kişiyi taciz ettiler. Open Subtitles لقد إعتدوا جنسياً على اثنين من فريقنا تحت تهديد السلاح
    Bizi silah zoruyla sıraya sokup silahlarımızı alıyorsunuz. Open Subtitles كابتن إجبارنا علي الإصطفاف تحت تهديد السلاح وتسلّيم أسلحتنا
    Sizden para istemeyeceğiz. Parayı silah zoruyla alacağız. Open Subtitles لن نطلب المال لكننا سنأخذه تحت تهديد السلاح
    Çinlinin birini silah zoruyla buraya getirdin. Open Subtitles تصد صينياً تحت تهديد السلاح وتحضر هذا إلى هنا
    Damat çok mutlu, sence bu aile zoruyla mı oluyor? Open Subtitles يبدو العريس سعيدا للغاية هل أجبره أبواه على تلك الزيجة؟
    Bu sabah, geride kalan bir kaç yahudi silah zoruyla toplandı ve bir kamyona bindirilerek başka yere götürüldü. Open Subtitles قلة من اليهود الذين كانوا غادروا هذا الصباح اعتقلوا تحت تهديد السلاح ثم اقتيدوا الى شاحنة وأخذوا بعيدا
    Silah zoruyla doku örneği alıp, işleme soktular. Open Subtitles لقد سرقوا عينة من نسيجي تحت تهديد السلاح و قاموا بالعملية
    Okudum ama onları silah zoruyla yazdığını sandım. Open Subtitles بلى، ولكنني اعتقدت أنك كتبتها تحت تهديد السلاح
    Oğlum silah zoruyla kaçırıldı ve sen beni tehdit ediyorsun. Open Subtitles اختطف ابني في تحت تهديد السلاح، والآن أنت تهددني.
    Anladığımız kadarıyla kapıyı açtı, silah zoruyla içeri girdi ve göğsünden vuruldu. Open Subtitles حسب إعتقدنا، إنه أجاب على الباب دخل بالإكراه للشقة تحت تهديد السلاح ثم أطلق الرصاص في صدره كل شيء فوضى
    Silah zoruyla sarhoş edip, pencere önüne çıkarmışlar. Open Subtitles ارغموه تحت تهديد السلاح علي الشُرب والوقف عليحانةالنافذة..
    Önce askeriyeyi kovmak istiyorsun şimdi de silah zoruyla insanları toplamamızı istiyorsun. Open Subtitles فى البداية كنت تريد التخلص من العسكريين و الأن تريد أن نقوم بمحاصرة الناس تحت تهديد السلاح
    İki insanı silah zoruyla nasıl sekse zorladı? Open Subtitles كيف تكنمن من إكراه شخصين على القيام بالمعاشرة تحت تهديد السلاح؟
    Orospu çocuğu evine zorla girmiş ve bıçak zoruyla, onu buraya getirmiş. Open Subtitles الحقير أقتحم منزلها وجعلها تقود إلى هنا تحت تهديد السلاح
    Oraya orduyla gidebilir ve laptop'a silah zoruyla el koyabilirsin ama program aktif edilmemişse, hiçbir işine yaramayacağı kesin. Open Subtitles يمكنك الدخول هناك مع جيش والحصول على الكومبيوتر تحت تهديد السلاح ولكنه بالتأكيد غير مجد لك
    Bizim burada, ormanda silah zoruyla hayvan kafesinde, zincirlenmiş olmamız, hakkında ne düşünüyorsun? Open Subtitles ماذا تظن اننا فعلنا لنستحق ان نكون هنا الان ؟ مجبرون على البقاء بالغابة تحت تهديد السلاح مقيدون في قفص حيوانات ؟
    Saksafon çekmesi için 200 dolar teklif edilmiş, silah zoruyla ırzına geçilmiş. Open Subtitles عرض عليها 200 دولار للمارسة الجنس الفموي و من ثم أغتصبت تحت تهديد السلاح.
    Bir insana fikirlerini silah zoruyla dinletemezsin. Open Subtitles لا تستطيعىن جعل رجل ينصت تحت تهديد الرصاص
    Elimizde silah zoruyla alıkonulduğuna dair ATM görüntüsü var. Open Subtitles لدينا لقطاتٍ من صرّافٍ آلي له بينما يتمّ اختطافه تحت تهديد السلاح، تماماً مثلما قال.
    Üniversitenin kapısına dayandı, sandıkları bir lisanüstü öğrencisine silah zoruyla kamyonete yükletti. Open Subtitles ، أتى إلى الجامعة و هدد طالباً بالسلاح . و أجبره أن يحمّل الصناديق إلى الشاحنة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more