Ne malum, belki de Ziva, izlerini kapatmak için evi havaya uçurdu. | Open Subtitles | حسنا, الى أن نعرف الهدف فأنا أعتقد أنها دمرت المنزل لتخفي آثارها |
Eski de bir izdi, ama eğlencesine dönüp takip etmeye başladı ve size o pati izlerini izleme hızından söyleyebilirim ki, bu adam doktora seviyesinde iz sürücüydü. | TED | كانت شاحنة قديمة، ومن أجل التسلية، قام بتعقبها وأقول لكم، من خلال السرعة التي تحرك بها لتعقب آثارها أن هذا الرجل حاصل على درجة دكتوراه في التعقب. |
Onun geçtiği yolları ve ayak izlerini takip edeceğiz. | Open Subtitles | سنتبعُ ماقامت بهِ في يومها سنتبعُ آثارها |
İleri bir araştırma, izlerin insan diş izleri olduğunu ortaya çıkardı. | Open Subtitles | بالقرب من مكان الكبد التدقيق أثبت وجود عضة واضحة و و آثارها تشير إلى أنها أسنان بشرية |
Bu ülkenin en ünlü atı. Bu şekilde izleri bozabiliriz. | Open Subtitles | إنّها الأحصنة الأكثر شهرة في إمبراطوريتنا، هذه كانت آثارها. |
Kızın izini Çin Mahallesinde bulduk, ama çoktan gitmiş. | Open Subtitles | لقد تعقبنا آثارها للحي الصيني لكنها كانت قد رحلت منذ مدة |
Ve izlerini kapatmak için bir şeyler deneyecek ve kendini ifşa edecek. | Open Subtitles | وستحاول فعل أمر لتغطية آثارها وتوريط نفسها |
Geçmiş dosyaların silmiş, izlerini saklamaya çalışmış. | Open Subtitles | هي مســـحت تاريــخ البحــث لتغطي على آثارها |
İzlerini kaybettirmekle uğraşmıyor. Sanki, artık bir önemi yokmuş gibi düşünüyor. | Open Subtitles | إنّها لا تكلّف نفسها عناء تغطية آثارها كأنّها تعتقد أنّه لا يهمّ بعد الآن |
Oğlumuz da izlerini gizlesin diye onun için yalan söylüyormuş. | Open Subtitles | وإبننا كان يكذب لأجلها لمساعدتها في تغطية آثارها |
İzlerini sizin gibi oldukça etkili biçimde kapatıyor. | Open Subtitles | يبدو أنّها لديها كفاءة بتغطية آثارها مثلكَ |
Raporları değiştirip cesetleri yaktı ve izlerini kapattı. | Open Subtitles | لقد زيّفت التقارير، وأحرقت الجثث، لتغطية آثارها |
Belli ki izlerini iyi kapatmış ama federaller IP numarasının izini kablosuz bir ağ noktasına kadar sürmüş ve Doris'in giriş anında orada olduğunu tespit etmişler. | Open Subtitles | على ما يبدوا أنها غطت آثارها تماماً لكن الشرطة الإف بي آي قد تتبعت عنوان الآي بي من إنترنت متنقل |
- İyi bir cadı izlerini gizler. Ama ondan daha iyi olan izleri ortaya çıkarır. | Open Subtitles | الساحرة البارعة تخفي آثارها لكنّ الأبرع تستطيع كشفها |
Tıpkı sana söylediğim gibi çocuk horozlar adamda izlerini bırakır. | Open Subtitles | كما أخبرتك يا فتى تترك الطيور آثارها على الرجل |
Dişinin izini kaybetmeme ümidiyle ayak izlerini takip ediyor. | Open Subtitles | إنه يتعقب آثارها حريصٌ ألاّ يفقد أثرها |
Dişinin izini kaybetmeme ümidiyle ayak izlerini takip ediyor. | Open Subtitles | إنه يتعقب آثارها حريصٌ ألاّ يفقد أثرها |
Yıkım izleri, Scolytidae ailesindeki türler gibi desenli değildir. | Open Subtitles | آثارها في التدمير ليست واضحة كما هي الأنواع في عائلة خنفساء اللحاء |
Eğer arkasındaki izleri temizlemezse hepimiz yanarız. | Open Subtitles | لو لو لم تغطي على آثارها فإننا سنحترق كلنا |
İzini buldum sandım ama ona ait değilmiş. | Open Subtitles | لقد تعقبت تلك الآثار، حسناً؟ لكنها لم تكن آثارها |