lastik izleri, telefon şirketinin servis kamyonlarıyla eşleşiyor. | Open Subtitles | تطابقت آثار العجلات مع عجلات شركة إصلاح الهاتف |
İkinci aracın lastik izleri var. | Open Subtitles | ليس الكثير. آثار العجلات تخصّ مركبة ثانية. |
Bu lastik izlerinin cinayet ağacına doğru gelmeleri tesadüf mü? | Open Subtitles | أهي مصادفة أنّ آثار العجلات تتجه مباشرة نحو شجرة الجريمة؟ |
- Olay yeri. lastik izlerinin yanında bulunan yağ damlalarını inceliyorum. | Open Subtitles | أنا آمل على بقايا الزيت الحديث التي وُجدت بالقرب من آثار العجلات. |
Tamam, eğer olay yerindeki tek lastik izi buysa minibüs temizlikçimize ait olmalı. | Open Subtitles | حسناً ، إذا كانت هي آثار العجلات الوحيدة في مسرح الجريمة ، فالشاحنة تخصّ منظّفنا. |
- Yüzünde tekerlek izleri vardı. Ben yaptım... - Orospu çocuğu! | Open Subtitles | آثار العجلات على وجهها ، لقد كنت أنا - أيها الوغد - |
Topraktaki lastik izleri tam olarak buradaydı. | Open Subtitles | هذه المنطقة الصغيرة هنا هنا حيث توقفت آثار العجلات في هدا المكان |
Bir araba aradığımızı biliyoruz Peter'ın olay yerinde çektiği resimlerdeki lastik izleri üzerine yoğunlaştım. | Open Subtitles | مع العلم نحن نبحث عن سيارة، ركزت على آثار العجلات مِنْ صورِ "بيتر" لموقع الجريمةَ. |
lastik izleri için,.. | Open Subtitles | آثار العجلات |
Sabah devriyesindeydim. lastik izlerinin yoldan... | Open Subtitles | كنتُ أقوم بجولاتي الصباحيّة، ورأيتُ آثار العجلات تنجرف نحو الجانب. |
Gençler buraya takılmaya gelir. Teknisyenler tepenin oralarda.. ...9mm'lik kurşunlar buldu, lastik izlerinin yanında. | Open Subtitles | وجد الفريق التقني أغلقة عيار 9 ملليمتر في قمّة التل بجوار آثار العجلات. |
Decker'ın lokantasındaki lastik izlerinin ait olduğu aracı bulduk. | Open Subtitles | مشكلة واحدة فقط؟ الهوية بخصوص آثار العجلات من مطعم (ديكر) وصلت للتو. |
- İkinci bir lastik izi. | Open Subtitles | مجموعة ثانية من آثار العجلات |