"آسفة أني" - Traduction Arabe en Turc

• için üzgünüm
• için özür dilerim
• için çok üzgünüm

Pekala, sana daha önce söylemediğim için üzgünüm, ama duygularını korumaya çalışıyordum.
حسنا ,آسفة أني لم أخبرٌك من قبل ولكن كٌنت أحاول حماية مشاعرك

Sana bağırdığım için üzgünüm Dan ama çocuklarla mücadele ediyordum.
أنا آسفة أني صرخت في وجهك يا دان و لكني كنت أكافح مع الأطفال

Sizin o kahrolası çok değerli zamanınızı aldığım için üzgünüm!
حَسناً، آسفة أني أخذتَ فوق وقتِكَ الداعرِ الثمينِ.

Belki de başarabileceğimize tamamen inanmıyorsun ve bu sorun değil çünkü ben inanıyorum ve daha önce inanmadığım için özür dilerim.
و قد تظن أن هذه العلاقة لن تفلح وهذالا بأسبهلاني اظنأنهاستنجح, و انا آسفة أني لم اظن هذا من قبل

Buraya geldiğimizde, o kadar kızgın olduğum için özür dilerim.
أنا آسفة أني كنت غاضبة عندما أتينا في البداية.

Bak, elimde sana verebileceğim bir broşür olmadığı için çok üzgünüm ama eminim üstünde "Unut gitsin" gibi bir şey yazardı, tamam mı?
إسمع، أنا حقاً آسفة. أني لا أملك كتيب مساعد لك الآن، وأنا متأكدة إذا كان لدي، كان ليقول شيئاً ما مثل،

Yalan söylediğim için üzgünüm ama bana ikinci bir şans vermelisin.
آسفة أني كذبت ولكن عليك أن تمنحيني فرصة أخرى

- Sana siyah sürtük dediğim için üzgünüm! - Seni affediyorum.
ـ آسفة أني قلت لك أيتها العاهرة السوداء ـ سامحتك..

Sana kaba davrandığım için üzgünüm ama bu özel biri olduğunu öğrenmeden önceydi.
أنا آسفة أني كنت قاسية عليك، لكن ذلك كان قبل أن أعرف أنك كنت مميزة

- Sana zenci sürtük dediğim için üzgünüm. - Seni affediyorum, sıkı tutun!
ـ آسفة أني قلت لك أيتها العاهرة السوداء ـ سامحتك..

Telefonlarını açmadığım için üzgünüm ama babamın arattığını biliyordum. - Neredesin?
أنا آسفة أني كنت أتجاهل اتصالاتك لكني أعلم أن أبي حرضك على هذا

Performansını izlemeye gelemediğim için üzgünüm.
آسفة أني لم أتمكن من الحضور لِسماع عَزفك

Dinle, arkandan iş çevirdiğim için üzgünüm, ama birimizin öne çıkıp liderliği ele alması gerektiği çok açık.
إسمع أنا آسفة أني تصرفت من خلف ظهرك لكن من الواضح أن على واحد منا أن يتقدم ويتولي القيادة

Dinle, dün gece geri aramadığım için üzgünüm.
أنا آسفة أني لم أعيد الإتصال بك ليلة أمس

Araba kazanmaya çalışırken güzel görünmediğim için üzgünüm.
حسنا، آسفة أني لا أبدو جميلة وأنا أحاول أن أربح سيارة

Bak, arama emrini alamadığım için üzgünüm.
اسمع, بشأن ذلك أنا آسفة أني لم أستطع أن أحصل لكم على مذكرة

Livewire'a saldırmak için plan yapmadan seni de götürdüğüm için üzgünüm.
آسفة أني جعلتك تتسرع في الهجوم على الكهربائية بدون خطة

Evet, iyi gidiyorsun. Sana "kahpe" dediğim için özür dilerim.
نعم, لقد تمكنتِ من هذا آسفة أني دعوتك بالساقطة

O gece sana cevap veremediğim için özür dilerim.
آسفة أني لم أعد إليك تلك الليلة كنت تحتفلين

Dün size bildiğim her şeyi anlatmadığım için özür dilerim.
آسفة أني لم أخبركم بكل شيء أعرفه بالأمس،

Seni olmadığın biri olmaya, zorladığım için çok üzgünüm.
أنا آسفة أني ضغطتٌ عليك لتكون شخصاً ليس أنت

Sana bunları yaşattığım için çok üzgünüm.
آسفة , أني جعلتكِ تمرين بكل هذا