Baba ünlü bir sanatçı olamadığım için üzgünüm. Beleşe konamayacaksın. | Open Subtitles | أبي، آسف لأنني لن أصبح فناناً مشهوراً تسرق منه المال |
Oğlunuzu hayal kırıklığına uğrattığım için üzgünüm ama değişmek için çok yaşlıyım. | Open Subtitles | انا آسف لأنني خذلت . ابنك ، لكنني كبير جدا على التغيير |
Seni hiç aramadığım için üzgünüm Abe. 15 yerli karımla birlikte meşguldüm. | Open Subtitles | آسف لأنني لم أتصل بك ، كنت مشغولاً مع زوجاتي المحليات الـ15 |
Bak, beni dinle. Mezuniyet kutlaman için hazırlık yapamadığım için özür dilerim. | Open Subtitles | اسمعي , أنا آسف لأنني حقا لم أزيل كل المعيقات لأجل التخرج |
O Hintli herif esnemek için kalktığında bağırdığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف لأنني صرخت عندما ذلك الرجل من الهند نهض ليتمدد |
Orada sizlerle olamadığım için üzgünüm ama sürüsüyle Hollywood projelerim var ve bu ceketler kendi kendilerine kollarından kesilmiyorlar. | Open Subtitles | آسف لأنني لم أكن هنا معكم شخصياً، لكنني لديَّ العديد من المشاريع بهوليود وهذا الجواكيت لن تقص الأكمام بنفسها. |
Seninle birlikte takılmayı özledim. Biraz deliye döndüğüm için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا أفتقد تسكع معك فعلاً آسف لأنني أصبحت مجنوناً قليلاً. |
Güven bir yer bulmak için, sen ve ben... Senden sakladığım için üzgünüm. | Open Subtitles | لكن في الوقت الحالي اتبعيني أنـا آسف لأنني أخفيت عنكي ذلك |
Size bunca soru sormak zorunda olduğum için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف لأنني مضطر لأن أسئلكِ كل هذه الأسئلة |
Annenizi gönderdiğim için üzgünüm. Herşey için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف لأنني أرسلت أمكم بعيداً آسف على كلّ شيء |
Seni buraya sürüklediğim için üzgünüm ama konuşmalarımızı özlemiştim. | Open Subtitles | آسف لأنني جررتكِ لهذا المكان لكنني أشتقت لأحاديثنا |
Orta yaşlı siyahî bir kadın olmadığım için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف لأنني لست امرأة سوداء في منتصف العمر |
Filikanızda size yük olduğum için üzgünüm, asil gezginler. | Open Subtitles | أنا آسف لأنني فرضت نفسي عليكم في قاربكم الجميل, أيها النبلاء |
- Dr. Scobee, bunları hatırlattığım için üzgünüm. | Open Subtitles | وأصدقاء الصبا منذ شهور دكتور سكوبي أنا آسف لأنني جعلتك تستعيد هذه الذكريات |
Şaka yapıyordum. Onlarla konuştuğum için üzgünüm. | Open Subtitles | انظر كنت أمزح آسف لأنني تكلمت مع والدي ووالدتي |
Anne, son bir kaç aydır sana aşağılıkmışsın gibi davrandığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أمي، أنا آسف لأنني جعلتكِ تمرين بوقت صعب في هذه الأشهر القليلة الماضية. |
Seni bu işle tavladığım için özür dilerim canım. Çok daha heyecanlı bir hayatı hak ediyorsun. | Open Subtitles | آسف لأنني خدعتكِ للحصول على العمل، عزيزتي أنتِ تستحقين حياة بإثارة أكثر |
Tamam, bak bu konuyu gündeme getirdiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | حسنا، والاستماع، وأنا آسف لأنني جلبت هذا الخروج. |
Seni karanlıkta bıraktığım için özür dilerim. Seni kurtarmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | انا آسف لأنني لم أخبرك ، كنت أحاول حمايتك |
Açılışına gelemediğim için kusura bakma. Senden çok nefret ediyorum, o yüzden. | Open Subtitles | آسف لأنني لم أتي الى حفل إفتتاحك ولكنه فقط لاني أكرهك جداً |
Tamam, geldi. Sizi yatağınızdan kaldırdığımız için kusura bakmayın. | Open Subtitles | حسنا ، إنه هنا آسف لأنني أيقظتك من سريرك |
Nefret. Hayal kırıklığına uğrattığıma üzüldüm. Nefret, eğitimimin bir parçası değildi. | Open Subtitles | صحيح، آسف لأنني خذلتك، لم تكن الكراهية جزءاً من ثقافتي مثلك |
Bugün burada olamadığım için çok üzgünüm. | Open Subtitles | اسمع ، أنا آسف لأنني لم أكن هنا عصر هذا اليوم |
Onu kırdığım için çok özür dilerim... ama o şehirdeki herkesle yiyişiyor! | Open Subtitles | لذا أنا آسف لأنني حطمت هرائها ولكنها تتجول في المدينة تضاجع الجميع |