"آلة البيع" - Traduction Arabe en Turc

    • otomattan
        
    • Otomat
        
    • otomatı
        
    • makineden
        
    • otomata
        
    • makinanın
        
    • satış makinesine
        
    Fakat sadece otomattan yiyebilirsin. Open Subtitles . لكنك تستطيع أكل الطعام فقط من آلة البيع
    Grammy ödül törenine gidemeyip burada otomattan aldığımız sandviçi yiyeceğime inanamıyorum. Open Subtitles لا أستطيع التصديق أني لست في حفل الغرامي، وأنا عالقة هناك آكل شطيرة رديئة من آلة البيع.
    Metallerle çalışan bir heykeltraş, bir kimyacı ve Otomat görevlisi... Open Subtitles النحاتة التي تعمل مع المعادن ، والكيميائيّة ومشغّل آلة البيع
    Ve bu durum netlik kazanınca, yapmam gereken bariz şeyin bir Otomat makinesi geliştirmek olduğunu fark ettim. TED وعندما أصبح كل هذا واضح بالنسبة لي، أدركت أن الشئ الطبيعي الوحيد هو أن أبني آلة البيع.
    - Belki. Bu otomatı iyi bir fiyata elden çıkarabliriz. Open Subtitles بإمكاني الحصول على مبلغ جيد مقابل آلة البيع هذه
    Sadece dördüncü kattaki makineden alabiliyorsun. - Yoğun bir gün mü? Open Subtitles يمكنك الحصول عليه فقط من آلة البيع فوق في الطابق الرابع
    Araların birinde kafasını otomata sıkıştıran kızdım ben. Open Subtitles خلال أحد فترات الإستراحة, لقد كنتُ تلكَ الفتاة التي علقت يدها في آلة البيع
    Git bak bakalım orada makinanın yanında bozukluk bulabilecek misin. Open Subtitles أذهبي وأنظري إذا كان هناك بعض الفكة في آلة البيع هناك.
    Bu da yetmezmiş gibi. Otomatik satış makinesine kraker de eklediler. Open Subtitles وأهم من كل هذا لقد أضافوا بسكويت "تشيز-إت" إلى آلة البيع
    Orada otomattan bile metres çıkar. Open Subtitles يمكنك الحصول على عشيقة في آلة البيع هناك
    Yukarıdaki otomattan bir şeyler al çıkarken ye işte. Open Subtitles حسناً، قومي بجلب شيء من آلة البيع في طريقك
    otomattan bir şeyler aldım. Open Subtitles حصلت على وجبات خفيفة من آلة البيع
    - Mola verdiğimizde otomattan aldım. Ver onu bana. Open Subtitles من آلة البيع في المحطة عندما كنا نستريح
    otomattan yiyecek bir şeyler aldım. Open Subtitles أحضرت طعام من آلة البيع
    Shawn Gardner otomattan para çalarken yakalandı. Open Subtitles تم القبض على (شون غاردنر) لقاء سرقته أموال آلة البيع
    Hayır, okuldaki Otomat bizi öldürmeye çalışıyor. Open Subtitles . لا ، آلة البيع عندنا في المدرسة تحاول أن تقتلنا جميعاً
    Dışarıda kahve makinası ya da Otomat falan görmüştüm ben. Open Subtitles لذا، ربما رأيتُ بعض القهوة في آلة البيع بالخارج.
    Bugün öğrencilere bedava sakız vermek için Otomat makinalarını hacklediğini söylediler. Open Subtitles قيل لي اليوم انك قمت بإختراق آلة البيع لمنح علكة مجانية للطلبة
    Şu an otomatı Laverne kontrol ediyor. Open Subtitles لافيرن تسيطر على آلة البيع الآن
    Sorun çözülürse sana binadan bir satış otomatı veririm. Open Subtitles ستحصل على آلة البيع فى المبني
    Eğer sana dinlenme odasındaki makineden ne istersen alacağımı söylesem? Open Subtitles ما رأيك لو عرضتُ أن أشتري ما ترغبين به من آلة البيع
    Kafeterya kapalıydı. makineden aldım. Onun yanında olmalıyım. Open Subtitles ،الكافتريا مغلقة .هذا من آلة البيع
    Gözümün önünde otomata yumruk attı. Gördün mü? Open Subtitles لقد رأيته يحطم آلة البيع بقبضته
    Kolum makinanın içinde sıkıştı. Open Subtitles علقت يد في آلة البيع
    Yine de onu satış makinesine itmeme engel olmadı. Open Subtitles لكن هذا لم يردعني من دفعها على آلة البيع

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus