"IBM makinası kartların üstüne zift gibi bir şey döküyor. | TED | آلة آي بي إم تضع مادة تشبه القطران على السيارات. |
Sonuç olarak, IBM şirketinin profilini göstererek bitirmek istiyorum. | TED | وأخيراً، أريد أن أختم كلامي بعرض ملف شركة واحدة، آي بي إم. |
Çoğunuzun bildiği gibi, IBM her zaman son yüz yılın en yenilikçi şirketlerinden biri olarak kabul edilmiştir. | TED | أغلبكم تعلمون أن شركة آي بي إم كانت دوماً تُعتبر للمئة عام الماضية من أكثر الشركات ابتكاراً. |
Burada son on yıldaki IBM çalışanlarının profilleri var. | TED | هذا ملف العاملين في شركة آي بي إم خلال العقد الماضي. |
IBM'in Linux hareketine 400 milyon dolarlık yazılım vermesi ve karşılığında birkaç milyar dolarlık kar etmesi gibi. | TED | شركة آي بي إم أعطت 400 مليون دولار قيمة برمجيات لحركة برنامج التشغيل لينكس ، وهذا أعطاهم مكاسب بالمليارات. |
RS: Evet yaklaşık 80 iş ortağımız var. Twitter, Facebook, Adobe, IBM, Microsoft, Pixar ve Disney gibi. Aslında her şirketi | TED | ر.س: نعم، لدينا حوالي 80 شريكا، من تويتر لفيسبوك لأدوبي لشركة آي بي إم لمايكروسوفت لبيكسار لديزني، يعني كل شركة متواجدة. |
Bu IBM'in değiştirdiği ekipman, ileride IBM'de bilgi-işleme endüstrisinin temeli. | TED | هذا تعديل على أدوات آي بي إم وهذه هي الأصول لصناعة معالجة البيانات لاحقا في آي بي إم |
John Henry'den sonraki en ünlü insan-makine kapışmasında iki maç yaptım. İkisi de IBM süper bilgisayarı Deep Blue'ya karşıydı. | TED | في أشهر نزال للإنسان ضد الآلة منذ نزال جون هنري، خُضت مباراتين ضد الحاسوب الخارق لشركة آي بي إم المسمى ديب بلو. |
Öncelikle Disney, ATT IBM, degerli pay senetleriyle yakindan ilgilenecegiz. | Open Subtitles | أولاً نقدم لهم ديزني إيه تي آند تي، و آي بي إم |
IBM uyumlu 500 MB sabit diskli... | Open Subtitles | متوافقة مع كمبيوترات آي بي إم الشخصية مع قرص صلب بمساحة 500 ميجا |
oncelikle Disney, ATT IBM, degerli pay senetleriyle yakindan ilgilenecegiz. | Open Subtitles | أولاً نقدم لهم ديزني إيه تي آند تي، و آي بي إم |
CNN, IBM, BBC, bakanlar, komiteler rüşvetler, şantaj, skandallar ve parlementoyu bilirmisin. | Open Subtitles | هناك سي إن إن ، آي بي إم ، بي بي سي الوزارات واللجان الرشاوى ، الابتزاز الفضائح والبرلمان |
Ve bence IBM Deep Blue bu salonda kimle oynarsa oynasın her seferinde kazanırdı. | TED | واعتقد انه اذا لعب حاسوب شركة آي بي إم "ديب بلو" ضدّ أيّ شخص في هذه الغرفة، فسيكون الفائز في كل مرة. |
Şu anda IBM'de 433 bin çalışan var. Amerika'da kalan kısım 98 bin ve Hindistan'da da 150 bin. | TED | هناك 433,000 شخص يعملون في شركة آي بي إم الآن ومنهم 98,000 فقط لا يزالون في الولايات المتحدة، و150,000 موجودون في الهند. |
Tabii erkek yapay zekâlar da var. Fakat onlar daha güçlüler, örneğin IBM Watson; şirketler için kararlar veriyorlar, örneğin Satış Kadrosu Einstein; veya avukatlık yapıyorlar, mesela ROSS. | TED | هناك المقابل المذكر أيضًا، لكنهم ذوو قدرة أعلى، مثل آي بي إم واتسون صاحب القرارات المهنية، سيلز فورس آينشتاين أو روس، الروبوت المحامي. |
Bu olağanüstü bir trafik yönetim programıdır bir IBM sistemi gerektirir her demiryolu kavşağında ve her toplama kampında bir IBM sistemi. | Open Subtitles | هذا إجراء غير عادي لبرنامج إدارة تجاري الذي يتطلب نظام "آي بي إم" في كل إتجاهات السكك الحديدية |
Bu makinaların hiç biri satılmadı hepsi IBM tarafından kiralandı. | Open Subtitles | لقد تم تأجيرهم جميعا بواسطة "آي بي إم". كان لا بد من صيانتهم في الموقع مرة كل شهر |
Apple veya IBM veya... | Open Subtitles | هل هي كشركة "آبل" أو "آي بي إم"، أم إنها.. |
Mike bir sorun. Daha da büyük sorun, IBM ile alay etmesi... | Open Subtitles | (مايك)، إنها مشكلة، والمشكلة الأكبر أنه يسخر من شركة "آي بي إم" |
IBM ile savaş başlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | إنه يحاول أن يبدأ حرباً مع شركة "آي بي إم" اللعينة |