Ve eğer sen değişmezsen, babalarının şey olduğunu söylerim onlara şeytani. | Open Subtitles | وإذا لم تتغير فيجب أن أخبرهم أن أباهم فاسد |
Kapıyorsun demek. Geç olmaya başlamıştı zaten. Çocuklarım muhtemelen babalarının nerede olduğunu merak ediyordur. | Open Subtitles | ها قد أغلقتَ ، الوقت تأخر، أطفالي قد يتسائلون أين ذهب أباهم |
Zamanında yetişip Ahmet'in yaşam elmasıyla babalarının hayatını kurtardılar. | Open Subtitles | لقد وصلوا فى الوقت المناسب لينقذوا أباهم بتفاحة الحياه التى مع أحمد |
Babaları dehşete kapılırdı. | Open Subtitles | أباهم لكان سيخاف لأنهم لديهم الآن كلب فى المنزل |
Eğer Babaları olmasaydın çocuklarıma asla yaklaşamazdın. | Open Subtitles | قد أمنع أطفالي من أن يكونوا بمفردهم معاك لو لم تكن أباهم.. |
Yeğenlerini okuldan alıp babalarını da hapse mi göndereceksin? | Open Subtitles | هل ستخرجين ابناء أختكِ من مدارسهم وترسلين أباهم إلى السجن؟ |
babalarını çok seviyorlar ve başından sonuna babalarını desteklediler. | Open Subtitles | هم يحبون أباهم وقد وقفوا بجانبه منذ البداية وحتى الآن |
Onlara ben öğrettim. Ben onların babasıydım. | Open Subtitles | علمتهم أنا كنت كمثل أباهم |
babalarının gece geleceğini söylediler. | Open Subtitles | يقولون أن أباهم سيرجع إلى البيت . بحلول المساء |
Onlara ölü babalarının resmini geri alamadığımızı söyledim. | Open Subtitles | اخبرتهم بأننا لم نستطع إستعادة لوحة أباهم المتوفي |
babalarının beni sevdiğini, parayı almamı istediğini söylediler. | Open Subtitles | وقالوا أنّ أباهم أحبّني وأرادني أن آخذ المال |
Nasıl bir anne rutin bir kolonoskopide çocuklarına babalarının öldüğünü söyler ve ne için? | Open Subtitles | أي أمي تلك التي تقوم بإخبار أولادها بأن أباهم ميت أثناء تنظير القولون الروتيني من أجل ماذا؟ |
Eminim bu babalarının onları unutmasının yanında hiç kalır. | Open Subtitles | أنا متأكدة أنه لا علاقة له بواقع أن أباهم قد نسى أمرهم. |
Senin yüzünden babalarının asla eve dönmeyeceğini söylemek için uykusundan kaldırılan çocuklar var. | Open Subtitles | أولاد استفاقوا من نومهم ليعرفوا أن أباهم لن يعود إلى المنزل بسببك |
Babaları geri geldiği sürece hiçbir sorun olmayacak. | Open Subtitles | كل شيء سيكون بخير، كلما عاد أباهم سريعاً. |
Babaları ve 50 yaşında bir kadınla birlikte. | Open Subtitles | و أباهم ؟ و امرأة في الخمسين من عمرها |
Babaları önünden geçince başını aşağı eğer. | Open Subtitles | {\cH03E4B8}ينظرون إلى الأرض عندما يمر أباهم |
Babaları da onları görmenin şokuyla öldü. | Open Subtitles | أباهم مات بسبب الصدمة عند رؤيتهم |
Babaları olup olmadığını sormadım. | Open Subtitles | لم أسالك إذا كُنت أباهم. |
babalarını senden daha çok düşünüyorlar. | Open Subtitles | يعتقدون أن أباهم يفعل اكثر منكِ |
Uzaya gitmek isteyen babalarını seviyorlar. | Open Subtitles | يحبون أباهم الذي يريد دخول الفضاء |
- Çocuklarım babalarını çok seviyor. | Open Subtitles | هل سامحوه أيضاً؟ أولادي يحبون أباهم |
Onlara ben öğrettim. Ben onların babasıydım. | Open Subtitles | علمتهم أنا كنت كمثل أباهم |