Ben koreograf ve müzik direktörü olmadan önce başkanlara, işadamlarına, süper modellere gülümseme danışmanlığı yaptım. | Open Subtitles | كنت مستشار أبتسامة للرؤساء, لزعماء الصناعة وعارضات الأزياء قبل أن أصبح مديرا للرقص ومخرجا موسيقيا. |
Fena geçmemiş bir geceye göre kocaman bir gülümseme var yüzünde. | Open Subtitles | تلك أبتسامة كبيرة جدًا لليلة ليست سيئة |
Biraz eğ. Şimdi hafifçe gülümse. Gülümsemeyi kes. | Open Subtitles | الأن أبتسامة صغيرة، لا تبتسم أنزل أذنك اليسرى، اليسرى الأخرى |
Böylece iteceksin. İşte böyle, kocaman gülümse. İyice döndür. | Open Subtitles | قومى بدحرجتها ها أنت, أعطينا أبتسامة, اسرعيها |
Tatlım, baban ve benim için sen güzel bir gülümsemesi olan güzel bir kızsın. | Open Subtitles | عزيزتي , نعتقد أنا و والدك أنك فتاة جميلة جداً مع أبتسامة جميلة جداً |
Teşekkür ederim, Hastings. Zafer gülümsemesi mi, Bayan Lemon? Elbette ki! | Open Subtitles | أشكرك هيستنجز,أهذه أبتسامة المنتصر ؟ |
Çok gül, çok kahkaha at. Burayı seviyorsun. | Open Subtitles | أبتسامة كبيرة, ضحكة كبيرة, أنت تحب هذا المكان |
Lorraine, bana doğru olanı yap ben de seni ve oğlunu gülücük ve sevgiyle uğurlayayım. | Open Subtitles | لورين إذا فعلتي ما أريد جيدا فسوف أتركك أنتي و إبنك لتذهبوا مع أبتسامة على وجهي و أقول لكم وداعا |
Az önce bu küçük arkadaşımızın suratına kocaman bir gülümseme kondurdun. | Open Subtitles | لقد وضعت للتو أبتسامة كبيرة علي وجهه |
- Bu da çok hoş bir gülümseme. | Open Subtitles | ـ وتلك حقاً أبتسامة جميلة ـ شكرًا لك |
Bir buçuk saniyeden fazla sürek her gülümseme, hilekâr bir adamın oyunudur. | Open Subtitles | أي أبتسامة التي تستمر لفترة أطول" من ثانية ونصف "هي حيلة لرجل مخادع |
Bu bir gülümseme mi? | Open Subtitles | هل تلك أبتسامة ؟ |
gülümse, burayı sevdin. | Open Subtitles | أبتسامة كبيرة, ضحكة كبيرة, أنت تحب هذا المكان |
gülümse, burayı sevdin. | Open Subtitles | أبتسامة كبيرة, ضحكة كبيرة, أنت تحب هذا المكان |
gülümse, burayı sevdin. gülümse... | Open Subtitles | أبتسامة كبيرة, ضحكة كبيرة, أنت تحب هذا المكان |
Onun çok güzel mavi gözleri, sarı saçı,güzel bir gülümsemesi ve kırmızı bir elbisesi var. | Open Subtitles | لديها أكثر العيون الزرقاء جمالا شعر أشقر. أبتسامة جميلة, ثوب أحمر... |
Koca bir doğum günü gülümsemesi. | Open Subtitles | أبتسامة عيد ميلاد كبيره |
"Lorelai'ın aleyhinde kullanabileceğim bir şey buldum" gülümsemesi bu. | Open Subtitles | تلك أبتسامة " أنا لدي شيء على لوريلاي " |
Çok gül, çok kahkaha at. Burayı seviyorsun. | Open Subtitles | أبتسامة كبيرة, ضحكة كبيرة, أنت تحب هذا المكان |
Çok gül, çok kahkaha at. | Open Subtitles | أبتسامة كبيرة, ضحكة كبيرة |
- İstersen gidebilirsin, bir tanem ama yüzüne bir gülücük kondurmadan seni göndermeyiz. | Open Subtitles | أجل أنظري , بأمكانك الرحيل إن أردت يا عزيزتي لكننا لن ندعك تذهبين من دون أبتسامة على وجهك |
Yüzümde bir gülümsemeyle ona mı teslim etmem gerekiyor? | Open Subtitles | وأنا من المفترض أن أسلمها مع أبتسامة على وجهي |
Gülümseyelim. | Open Subtitles | أبتسامة |