Şimdi inşa ettiğimiz bir dizi projeyi size göstereceğim; tek boyutlu, iki boyutlu, üç boyutlu ve hatta dört boyutlu sistemler. | TED | الآن سأريكم بعض المشاريع التي قمت ببنائها، أنطمة ذو بعد واحد و بعدين و ثلاثة أبعاد وحتّى أنظمة ذو أربعة أبعاد. |
Milyonlarca yıl önce hiperzeki varlıklardan oluşan, tüm boyutlara hakim bir ırk hayatın anlamı üzerine yapılan beyhude tartışmalara son vermek için içlerinden en zeki ve parlak olan iki kişiyi hayat, Evren ve Her Şey'i hesaplayabilen çok büyük bir süper-bilgisayar yapmaları için görevlendirdi. | Open Subtitles | منذ ملايين السنين التى مضت جنس فائق الذكاء كائنات ذات أبعاد سئموا للغايه من المشاحنة الثابتة عن معنى الحياة |
Farklı galaksilerde paralel dünyalar mı yoksa paralel boyutlarda aynı dünyalar mı? | Open Subtitles | عالمان متوازيان في مجرتين مختلفتين أو عالمان متطابقان في أبعاد مختلفة ؟ |
Kendilerine herhangi bir kuvvet uygulanmadan üç boyutta serbestçe süzülürler. | TED | يطوفون بحرية في أبعاد ثلاثة دون أي قوى تؤثر فيهم. |
Ayrıca bulunduğu yerden üç ayrı açıdan odanın boyutlarını ölçer. | Open Subtitles | وهو يقيس المكان في ثلاثة أبعاد من مكان واحد فقط. |
Sosyal İlerleme Endeksi, üç boyuta dayanarak iyi bir toplumun ne anlama geldiğini tanımlamakla başlıyor. | TED | مؤشر التقدم الاجتماعي يبداً بتعريف ماذا يعني أن تكون مجتمع جيد مرتكزًا حول ثلاثة أبعاد. |
Ve evrenimiz sadece 3 uzamsal boyuttan oluştuğu için, sıvıları taşıyabiliyor. | TED | ولأن هذا الكون له ثلاث أبعاد مكانية فقط، لذلك، يمكنه حمل السوائل. |
Fazladan boyutların var olması gerektiğini söyleyen insanlar, ya biraz kaçık ya da zavallı olarak görülüyordu. | Open Subtitles | أبعاد اكثر إضافية للفضاء قد اعُتُبِروا مجانين أو معتوهين |
Aralarında, bu ikisi, burada oturan çoğunuzun fark edebildiği üzere, insan yaşamının tüm boyutlarına yayıldı bile. | TED | وما بينهما قد انتشر كما يدرك معظم الحاضرين هنا كل بعد من أبعاد حياة الإنسان. |
Tayvan'da bir film stüdyosu Amerikan politikasını üç boyutlu sanal ortama taşıyacaktı. | TED | أحد استوديوهات الانتاج التايوانية ستترجم السياسة الأمريكية إلى ثلاثية أبعاد. |
Bu robotları programlamak için, altı boyutlu vektörler ve kuaterniyonlar hakkında bilgi sahibi olmak gerekiyor. | TED | و حتى نتمكن من برمجتها يتعين علينا فهم ستة متجهات أبعاد و رباعيات |
Bir otomotiv şirketinde, mühendislik bölümü beş boyutlu bir matris. | TED | في شركة سيارات، يتكون القسم الهندسي من مصفوفة ذي خمسة أبعاد. |
Fakat daha öte boyutlara geçsek pantolonumuzu vücudumuzun çevresinden dördüncü boyutta çıkarabiliriz ve pantolonumuzun düştüğü günler tarihte kalır. | Open Subtitles | و لكن إن استطعنا الولوج إلى أبعاد أعلى فسنتمكن من تحريك سراويلنا حول أجسامنا عبورا ببعد رابع |
Alemler arasında çatlaklar ya da girişler arayıp ışık ihtiva eden boyutlara sızmaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | تبحث عن ثقوب وشقوق بين العوالم لتدعو نفسها إلى أبعاد من الضوء |
Bulutlar diğer boyutlarda da hareket ediyorlar. | TED | كما أن الغيوم تتحرك في أبعاد أخرى كذلك. |
Şekilleri anlamak için, cisimlerin şekil üzerindeki akışına baktı ve bu da 3 boyutlu evrenin daha yüksek boyutlarda sarılabileceği bütün olası şekillerin bir tarifini ortaya çıkardı. | Open Subtitles | لفهم الأشكال، تفحص دينامية السُبل التي تجري فيها الأشياء فوق الشكل الذي أدى إلى وصف لجميع السُبل الممكنة التي يُمكن للفضاء ثلاثي الأبعاد اتخاذ أبعاد أرقى منها. |
ki demin üç boyutta yaptığımız da tam olarak bu. | TED | وذلك ما استطعنا فعله على فعله الآن، ولكن في ثلاثة أبعاد. |
Biz teknolojinin boyutlarını makro ölçekten mikro ölçeğe küçültüyoruz. | TED | قلصنا أبعاد هذه التقنية من مقياس الميكرون إلى مقياس النانو الحقيقي. |
11 boyuta kadar ulaşabilen, içinde en çılgın hayal gücünün ötesinde harikalar bulunduran yerler. | TED | في أبعاد تصل إلى 11، وتضم عجائب تفوق مدى الخيال لدينا. |
Bu mabet sonsuz boyuttan görülebilir: bilimsel, duygusal, tarihsel, ruhsal, yasal, ya da kişisel. | TED | وهذا الصرح يمكن الإطلاع عليه عبر أبعاد لا تحصى: علمية وعاطفية وتاريخية وروحانية وقانونية أو مجرد شخصية. |
Fazladan boyutların olması gerektiğini söyleyen insanlar ya biraz kaçık ya da zavallı olarak görülüyordu. | Open Subtitles | أن هناك أبعاد إضافية للفضاء قيل عليهم,أنت تعلم,مجانين, أو معتوهين. |
V şekilli kesiklerin boyutlarına bakılırsa bu yaralara neden olan silah bir kılıç. | Open Subtitles | أبعاد شقوق بشكل حرف في تقترح أن السلاح الذي إستعمل كان شفرة |
Nükleer fizikte uzman birisi olarak her biri kendi Dünya'sını barındıran farklı boyutlar olduğuna dair bir hipotezim vardı. | Open Subtitles | كخبير في مجال الفيزياء النووية، لقد افترض منذ فترة طويلة بأن هناك عدد لا حصر له من أبعاد متوازية، |
Gerçekten de bizler, fark edebildiğimizden çok daha fazla boyut içinde yaşıyor olabiliriz. | Open Subtitles | ربما نحن فعلا نعيش فى عالم له أبعاد أكثر مما قد تدركه العين |
Soru 1: Eğer başka uzay boyutları varsa, hani nerede? | TED | السؤال الأول: إن كان بالفعل ثمة أبعاد أكثر، فأين هي؟ |
Paralel boyutlardaki farklı varoluş düzlemleri - şimdiki sen, o zamanki sen, ve gelecek sen. | Open Subtitles | طائرات مختلفة من الوجود، بين أبعاد متوازية ما أنت عليه الآن، ولاحقاً وكأن بك هاوٍ من قمة جبل |