"أبوة" - Traduction Arabe en Turc

• babalık
• ebeveynlik
• ebeveyn

babalık testi, tutuklama emri ya da suikastçıyı içeriyor mu?
أيتضمن ذلك اختبار أبوة أو مذكرة اعتقال أو قاتلا مأجورا

Elijah Muhammed Siyah Müslüman hareketinin 67 yaşındaki lideri bugün iki eski sekreterinin dört çocuğunun babalık davasıyla...
.. قائد المسلمين السود صاحب السبع و ستون عاما ً اليوم واجه قضيتان إثبات نسب أبوة .. من سكرتيريتين سابقتان

Bebek doğmadan babalık testi yapamayacağının dışında.
ما عدا أنه لا يمكنك القيام باختبار أبوة بدون خطورة قبل ولادة الطفل

Buna, normal bir ebeveynlik denmez, öyle değil mi?
هذا ليس ما قد يطلق عليه أبوة فطرية أليس كذلك ؟

Sen hamile kalmadan önce bir ebeveyn sözleşmesi yapmamız önem taşıyor.
قبل أن نُكَوِّن طفلاً، من المهم أن نناقش عقد أبوة

27 farklı kadın tarafından babalık davası açıldı.
أعلن اسمه اليوم بقضايا تحديد أبوة من قبل 27 امرأة مختلفة

İlk önce bu sorunu çözmeli ve babalık testi yaptırmalıyız.
يجب أن نسوي هذا الأمر نهائياً باختبار أبوة

Brian'a söylediğimde, babalık testi yaptırmamı istedi.
عندما أخبرت براين أنكر فقمت بفحص إثبات أبوة

Bu tür babalık suçlarıyla önce de karşılaşmış ama hiç hayalet suçlamamış.
لقد تعرض لإدعاءات أبوة من قبل لكن ليس من شبح قط

Julie'nin embriyosu üzerinde babalık testi yaptım. Ve Martin Loeb onun babası değilmiş.
عملت اختبار أبوة على مولودها ومارتن لوب ليس الأب

babalık testi krizi ve çocuk kaçırma olaylarına tepkisi şarap ve
عليكم أن تحبوا العائلة التي إستجابت لأزمة إثبات أبوة

babalık davasını karara bağlamak için bir dilekçe Washington Üst Mahkemesine bir dilekçe yazacağız.
سوف نقدم إلتماسًا لتحديد أبوة طفلكِ في محكمة واشنطون العليا، وبعدها سيكون هناك جلسة استماع واختبار للحمض النووي

Amanda'nın bebeği için başkana açılacak babalık davasının etkisiyle oluşacak patlamanın boyutunu görmelisin.
سوف ترى حجم السحابة الفطرية التي ستظهر عندما نصفع الرئيس بقضية أبوة طفل أماندا

Bebek doğduktan sonra babalık testi yaptırabilirsin.
بدل أن يولد الطفل قد تحصلين على فحص أبوة

Eğer bu babalık değilse, nedir bilmiyorum.
إن كانت هذه ليست أبوة فلا أعلم ما هي

Sadece kemik iliğim, babalık testine izin vermiyorum.
نخاعي فقط لن أوافق على اختبار أبوة

Eğer susması için 200,000 dolar vermezsem, bana babalık davası açacak bir kadın var.
هناك فتاة تهددني برفعها لدعوة أبوة ضدي... أو نعطيها 200 ألف دولار... لإبقائها ساكتة.

Eğitim belgemi değil de diplomamı alacağım, ebeveynlik dersleri alıp kızımı alacağım.
سأحصل على شهادتي دون إكمال التعليم العام و أحضر عدة أقسام أبوة و أستعيد صغيرتي الحبيبة

Küçük bir ebeveynlik tüyosu: Uyuyan bebekler flaşlı fotoğraflardan nefret eder.
نصيحة أبوة سريعة الأطفال النائمة تكره وميض التصوير

Bence bu doğru bir karardı. Sıkı ebeveynlik budur.
أعتقد ان ذلك كان قرار جيداً , أبوة صلبة

O reddetme değildi. ebeveyn sorumluluğuydu.
لم يكن ذلك نكران ، كان ذلك مسؤولية أبوة