"أبوكم" - Traduction Arabe en Turc

    • Babanız
        
    • babanızın
        
    • Babanızı
        
    • Baban
        
    • Babanıza
        
    • babanızım
        
    Babanız yeni bir iş bulana kadar hepimiz kemerleri sıkmalıyız. Open Subtitles يجب أن نتآزر معاً حتى يحصل أبوكم على وظيفة جديدة.
    Eminim ki Babanız anlayacaktır, ve çocukları Avatar'a yardım ediyor diye gururlanacaktır. Open Subtitles أنا متأكد أن أبوكم سوف يكون متفهما وفخورا لأن أولادة يساعدون الأفاتار
    Babanız bu kadar yıllık yoğun çalışması sonunda Mortgage* borcumuzu kapatabildi. Open Subtitles بعد سنوات طوال من العمل الشاق سدد أبوكم الرهن العقاري أخيراً
    Çocuklar, kesin şunu. babanızın arabasını kullandığım için rahatsızım zaten. Open Subtitles كفى يا أطفال ، إنني منزعجة بما يكفي من قيادة سيارة أبوكم
    Mesaj ulaşana kadar burada beklerseniz, benimle gelip Babanızı tekrar görebilirsiniz. Open Subtitles إن إنتظرتم حتى تصل سوف تأتون معي لرؤية أبوكم.
    Umarım Baban geç kalacağını söylemek için aramıyordur. Open Subtitles يجدر بأن لا يكون هذا أبوكم ويقول بانه سيتأخر
    Babanız size bakacak, Babanız size yem bulacak. Open Subtitles أبوكم هنا ليعتني بكم أبوكم الذي يعتني بكم
    Korkmayın çocuklar. Babanız işin tekniğini biliyor. Open Subtitles لا تخافو يا أطفال أبوكم يعرف إستعمل التقنية
    Ama siz gerçek annenizle gerçek Babanız arasında seçim yapmak zorunda kalabilirsiniz. Open Subtitles لكن عليكم أن تختاروا بين أمكم الحقيقة أو أبوكم الحقيقي
    Çocuklar, Babanız ve onun babasının arasında çok yapışkan fındıklı, yumuşak, çikolatalı... Open Subtitles ..أطفالي، أبوكم وجدكم تورطوا في أمر شائك
    Babanız boğulabilir. Open Subtitles لا،لا،لا،أيها الرفاق أبوكم يمكن أن يختنق
    Hadi ama çocuklar. Babanız nasıl para bulacağını biliyor. Hem de "sıfır risk"le. Open Subtitles هيا يا أولاد، أبوكم يعرف طريقة لجنى الأموالبدونأى مخاطرة:
    Ve hâlâ Babanız o, kendini böyle göstermek istiyorsa. Open Subtitles ومع ذلك سيظل هو أبوكم وإن أراد أن يعاملها معاملة الزوجة الطبيعية ويجامعها
    Merak etmeyin. Merak etmeyin, çocuklar. Babanız iyi olacak. Open Subtitles لا تقلقوا, لا تقلقوا, أطفال أبوكم سيكون بخير
    Ödül yemeği ve her şey var ama Babanız gitmeyi reddediyor. Open Subtitles وهناك وليمة للجوائز وكل شيء لكن أبوكم يرفض الذهاب
    Hey, Babanız biraz sonra burada olacak, buraya alışın çünkü, eve bununla döneceksiniz! Open Subtitles أبوكم سيدخل إلى هناك، يجري الإتفاق، ثم تعودون في هذه!
    Hadi çocuklar, Babanız geldi. Open Subtitles هيا يا أولاد لقد عاد أبوكم إلى المنزل
    Çocuklar, babanızın gitmesi lazım. Yakında evde olurum, tamam mı? Open Subtitles يا أولاد أبوكم عليه الذهاب لكن سأكون في البيت قريبا, حسناً؟
    Çocuklar, babanızın gitmesi lazım. Yakında evde olurum, tamam mı? Open Subtitles يا أولاد أبوكم عليه الذهاب لكن سأكون في البيت قريبا, حسناً؟
    Peki o yabancı "annenizle Babanızı tanıyorum" derse? Open Subtitles : و لكن ماذا لو قال الرجل الغريب "أنتم أنا أعرف أمكم و أبوكم"
    Baban ve ben, John'u Av Efendisi yapmak üzere karar verdik. Open Subtitles أبوكم وانا تشاورنا لكى يكون جون هو سيد الصيد
    Babanıza biraz tuhaf birşey oluyor. Open Subtitles أبوكم يعني من بعض المشاكل
    Çocuklarım, ben sizin babanızım, koruyucunuzum. Sizin kanınızdanım. Open Subtitles يا أبنائى أنا أبوكم أنا حاميكم أنا من دمكم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus